Arama Haber Code Logo Arama

HABERLER

Nilüfer Tohum Takas Şenliği yoğun ilgi gördü

İzmir, Balıkesir, Eskişehir ve Manisa'dan belediye, dernek, grup ve vakıfların katılımıyla bu yıl 10'uncusu düzenlenen tohum şenliğine ilgi yoğun oldu. Bursa'nın Nilüfer Belediyesi tarafından düzenlenen 10. Tohum Takas Şenliği'nde on binlerce tohum takası gerçekleşti.

Giriş: 16.03.2025 16:32
Paylaş
Nilüfer Tohum Takas Şenliği yoğun ilgi gördü

Yerel tohumların çoğalmasını ve geleceğe taşınmasını sağlamak amacıyla Nilüfer Belediyesi tarafından organize edilen bu yıl 10'uncusu yapılan Tohum Takas Şenliği'ne İzmir, Balıkesir, Eskişehir ve Manisa'dan belediye, dernek, grup ve vakıflar katıldı. Domatesten bibere tıbbi bitkilerden kavuna ve fasulyeye kadar onlarca çeşitte ata tohumunun getirildiği şenlik, çiftçilerden ve vatandaşlardan büyük ilgi gördü. On binlerce tohumun el değiştirdiği, dağıtıldığı şenlikte vatandaşlar, hava sıcaklığının 32 derece olmasına aldırış etmeden sıra bekleyerek tohumlardan almaya çalıştı.


Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, etkinliğin açılışında, 10 yıl önce uluslararası tohum tekellerine karşı yerel tohumları destekleme amacıyla organize edilen etkinliğin her yıl daha fazla katılımcıyla düzenlenmeye devam ettiğini söyledi. Şenlikte 16 stant kurulduğunu ve 9'unun il dışından geldiğini aktaran Özdemir, şöyle konuştu;
"Tohum yaşamın kaynağı ve tarımsal üretimin ilk halkasıdır. Geleceği, yaşamı temsil eder. Bugün burada kendi bostanlarımızda ürettiğimiz 30'dan fazla yerel çeşitten 27 bin 250 paket tohum takası yapacağız., tohum gönüllülerine ulaştıracağız. Sizler de bu tohumların gelecek nesillere aktarılmasını sağlayacaksınız. Bugün burada on binlerce tohum Bursa'nın yanı sıra Anadolu'nun bir yerinde toprakla buluşmak için el değiştirecek. Yerel tohumların korunmaları gerekir. Biz buna öncülük etmeye çalışıyoruz."


Özdemir, Nilüfer Belediyesi olarak tarımın gelişmesi, vatandaşların sağlıklı gıdaya ulaşması için önemli adımlar attıklarını belirterek, "Tarım çalıştayı düzenledik. Belediyeye ait arazilerde ahududu ve benzeri yeni ürün denemeleri yapmaya başladık. Çiftçilere fide ve fidan desteği veriyoruz. Kırsalda kooperatifleşme çalışmalarını yürütüyoruz. Tarımda kalınmayı sağlamayı hedefliyoruz" dedi. Şadi Özdemir, "Çocuklarımıza son ırmağın kuruduğu, son ağacın yok olduğu bir dünya bırakmak istemiyoruz. Yerel tohumlarımızı yaşatacak gıda bağımlığımızı ve doğayı koruyacağız" ifadesini kullandı.


Bursa Büyükşehir Başkan Vekili ve Tarım A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Aydın Saldız da şenliğin kurucu başkanı Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey'in selamlarını ileterek, "Ata tohumumuzu, geçmişimizi geleceğe taşıyan, ürün çeşitliliğimizi koruyan bu etkinlik için emek verenleri kutluyorum. Katılım sayısının artarak devam edeceğine inanıyorum. Ata tohumu konusu çok önemli ve biz bu önemi bilerek çalışmalar yürütüyoruz" dedi.
Nilüfer Ziraat Odası Başkanı Şenol Aybey ve TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Bursa Şube Başkanı Dr. Fevzi Çakmak'ın da konuşmalarının ardından ücretsiz tohum dağıtımına geçildi.

Yorumlar

HABERLER

Morfik güç

Giriş: 10.07.2025 11:29 | Güncelleme:
Paylaş
Morfik güç

Alman korucu Peter Wohlleben “Ağaçların Gizli Dünyası” adlı kitabında; ağaçların birbiriyle yardımlaştıklarını, bilgi paylaştıklarını, arkadaşlık kurduklarını, birbirlerine elektriksel sinyaller göndererek tehlikelere karşı uyarabildiklerini yazıyor. 

19. yüzyılın son çeyreğinde Fransız Biyolog Claude Bernard ise hem bakterilerin hem de bitkilerin birçok anestetiğe, yaşamsal faaliyetlerini yavaşlatarak tepki verdiklerini ve algılama yeteneklerinin kaybolduğu bir tür hibernasyon ya da uyku durumuna geçtiklerini keşfettiğinde hayli şaşırmıştı. Homeostaz fenomenini tanımlayan Bernard, birçok hücreden ve farklı türde dokulardan gelen bu canlıların karmaşık ve çoklu sisteme sahip organizmalarını başarılı bir şekilde sürdürebildiğini gördü; üstelik büyük oranda selüloz içine hapsolmalarına ve gözle görünür hareketlerini sağlayan kaslardan yoksun olmalarına rağmen. Kökler o kadar akıllı hareket ediyordu ki yavaş fakat emin adımlarla yeraltında en fazla besin ve su olan bölgeye ilerleyebiliyordu. Bernard ayrıca hidrolik sirkülasyon sistemi sayesinde suyun bitkilerin yapraklarına ve çiçeklerine doğru çekilebildiğini fark etti. 

Bernard araştırmalarda (Bose’un çıkarımlarına benzer şekilde) üzerinde durmamız gereken önemli bir noktaya işaret eder: Bitkiler sinir sistemi olmadan, akla dayalı olmayan bir zekâ ve algılama sayesinde tüm bu mucizevi olayları gerçekleştiriyor.

“Bu ve benzeri araştırmaların doğanın bir bütün olarak ve her varlığın teker teker maddi varlığının ötesinde bir de ruha sahip olduğu görüşü olan animizm ve her şeyin bir bilinci olduğunu öne süren panpsişizm felsefesinin oluşturduğu morfik alan etkisi ile yapıldığını söylesem abartmış olur muyum?” Sanmıyorum. Çünkü düşünürün zihni üretilen öndeyi bilim insanı tarafından bilimsel veri olarak tercüme edilir.

Bilinen bir gerçektir ki morfik alan etkisi sadece insana has bir durum değildir: Bitkiler, hem titreşimsel hem kimyasal iletişimleri ile morfik alan yaratır; ekosistemin dengesi ve sürdürülebilirlikte morfik alanların etkisi önemlidir. Yüz Maymun Etkisini hatırlayalım. Bu bağlamda biyofilik tasarım hem insanın hem de doğanın doğal dengesine ve sürdürülebilirliğe hizmet eder. Spontane etkileşimlerin oluşturduğu morfik alanların limbik rezonansları yaşamı yörüngede tutar. Öyleyse doğayla sıkı dost olmak homeostatik denge ve sürdürülebilir bir yaşam için kaçınılmazdır desek abartmış olmayız sanıyorum.

Haber Arama