SON DAKİKA
Hava Durumu

13 Eylül Onlar İçin Hüzün Demek

İki yiğit, iki vatan sevdalısı baba ve oğul. Önce babası 13 Eylül 1993'te şehit oluyor henüz 37 yaşındayken. 12 yaşında yetim kalan oğlu da babası gibi 37 yaşında bir 13 Eylül günü şehadet şerbetini içiyor. Şu bir gerçek ki 13 Eylül bir aile için hiç bu kadar hüzün dolu olmamıştır...

Haber Giriş Tarihi: 10.11.2022 00:11
Haber Güncellenme Tarihi: 10.11.2022 00:11
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.haberindogrusu.com
13 Eylül Onlar İçin Hüzün Demek

Bu hayattaki en büyük acı, varlığına alıştığınız birinin yokluğudur derler. Anneni, babanı yada başka birini kaybettiğinde; sadece ağlarsın ama ağlamak bazı acılara yetmiyor. Bu hafta şehit köy korucusu Abdüllatif Emen’in hayatını aktarmaya çalışacağız . Abdüllatif Emen 13 Eylül 1993 yılında daha 12 yaşındayken köy korucusu olan babası Mehmet Emin Emen 37 yaşında şehit oluyor. Ve aradan 26 yıl sonra kendisi de babası gibi 37 yaşında ve yine 13 Eylül de şehit oluyor. Ve şehit olduktan üç sene sonra da 13 Eylül de eşi de kanserden hayatını kaybediyor.

Şehidimizin oğlu ile yaptığımız röportajla şehidimizi daha yakından tanıyalım.

ABDÜLLATİF EMEN KİMDİR:

Abdüllatif Emen 1 Ocak 1981 yılında Mardin de doğdu. 9 kardeş olan Abdüllatif Emen köyde Baş korucu olarak görev yapıyordu. Abdüllatif Emen evli ve 8 çocuk babasıydı. İlk öğrenimini Mardin Ömerli Kayaüstü Köyü okulunda okumuştur.

ŞEHİT ABDÜLLATİF EMEN’DEN BAHSEDER MİSİNİZ?

Benim babam bayrağına çok aşık bir insandı. Babam vatanı okuyarak değil, yaşayarak seviyordu. 7 yaşından beri silah tutmayı severdi. Dedem şehit olduktan sonra babam bütün kardeşlerine baktı ve evin geçimini o sağlıyordu. Bir de babam hayır yapmayı çok severdi, okullara kışlık elbise ve kitaplar dağıtırdı ama kimseye söylemezdi. Biz de şehit olduktan sonra öğrendik.

BABAN NASIL ŞEHİT OLDU?

Benim babam 22 yıld koruculuk yaptı. Son çıktığı göreve gönüllü olarak gitmişti. Bölük komutanı onu bu göreve almak istememiş, fakat babam bu son göreve gitmek için ısrar etmiş. Bölük komutanını ikna edemeyince Mardin 4. Sınıf Özel Harekat şube müdürü Tufan Kansuva'yı arayıp, devreye girmesini istemiş. Dah asonra Mardin'in Ömerli ilçesinin Sulakdere Köyü'nde operasyona çıktılar ve o esnada PKK'lı teröristlerle girilen çatışmada Tufan Kansuva'yı yaralandı. 7 Eylül 2019 da Tufan Kansuva vurulduktan sonra babam kendini öne atmış ve kurşun iki çelik yeleğin arasından geçip vücuduna saplanmış. Babam normalde hiç çelik yelek giymezdi ve o operasyon da çelik yelek giymiş. Babam ağır yaralanmıştı. Bir hafta boyunca hastanede yattı ve 13 Eylül 2019 da şehit oldu. 

ŞEHİTLİĞİ HİSSETMİŞ MİYDİ?

Evet hissetmişti, hatta kardeşim babamın ayağına sarılıp "baba gitme" diyordu. Babam onu ikna edip operasyona giderdi. Evde babam sürekli şehit olmak istediğini dile getirirdi.


BABAN DEDENDEN HİÇ BAHSEDERMİYDİ?

Evet hem de çok, zaten babam dedemi nasıl anlatıysa öyle yaşıyordu. İkisi de cesur ve korkusuzmuş. İkisi de çok küçük yaşlardan itibaren silah kullanmayı öğrenmişler. Gerektiğinde gizli görevlerde de yer alırlarmış. İkisi de bu vatana hizmet ettiler son nefeslerine kadar.

AİLE İLİŞKİLERİ NASILDI, ÇOK SIK GÖREVE GİDERMİYDİ?

Babam, daha çok görevlerde bulunurdu. Zaman zaman eve gelmezdi, ama bizimle olunca da çok sevecen anlayışlı biri olurdu. Babam anneme çok aşıktı, onun için hep ağlardı. Çünkü annem çok hastaydı. Ve babamın kardeşlerine yani amcamlara annelik yaptığı için babamın gönlünde ayrı bir değer taşıyordu. Her istediğimizi yapardı, bir kere bile bizim kalbimizi kırmadı. Çevresi de ona hayranlık duyardı. Onun için sadece vatan vardı.

BİZE BABANIZ İLE İLGİLİ GÖRDÜĞÜNÜZ BİR RÜYA ANLATIR MISINIZ?

Ben ve ailem babamı hep çok mutlu ve zaman zaman Peygamber efendimiz ile olduğunu görüyoruz. Hep böyle güler yüzlü bir şekilde.

BABANIN SIKÇA KULLANDIĞI BİR CÜMLESİ VAR MI?

Babam, bize "Dürüst olun, yalan söylemeyin" diye nasihat ederdi. Elbette en büyük mirası vatan sevgisi oldu.

BABAN İLE BİR ANINIZI ANLATIR MISINIZ?

Babamla olan anılarımız bizlere özel olduğu için anlatamam ama babamın bir özelliğini anlatabilirim. Babamı hiçbir zaman arı, yılan, akrep vs. sokamıyordu ve bunun çok gizli bir sırrı vardı ama sadece bana ve abime öğretti.

ANNENİZDEN BAHSEDER MİSİNİZ ?

Annem amansız hastalıkla çok uzun süre mücadele etti. Hiç şikayet etmez, hep dua ederdi. Annem de dedem ve babam gibi 13 Eylül'de vefat etti. Eylül bizim aile için hüzün ayı demek. 


Tuba Ergin

Tubaergin08@gmail.com
 

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.