Eşi Sezer Uçar ile aşklarını şarkıya benzeten Nuray Uçar, duygularını, "Bizim hikayemiz, çok kısa ama çok güzel bir hikayeydi. Hani radyoda sevdiğin şarkıya denk gelirsin tam sesini açarken şarkı biter ya, öyle bir aşktı aramızdaki" diye aktardı. Eşi Sezer Uçar'ın son vedasını ederken kendisine, "kızlarımı sana emanet ediyorum" dediğini anlatan Nuray Uçar, "Eşim kızlarımız 1,5 yaşındaki Elmas ile 25 günlük Neslihan'a doyamadan gözlerini yummuştu. Ve her şerefli Türk askeri gibi eşim başka çocuklar yetim kalmasın diye kendi çocuklarını yetim bırakmayı göz önüne almıştı" dedi.
ŞEHİT SEZER UÇAR KİMDİR?
Sezer Uçar 28.12.1991 yılında Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde doğdu. 6 kardeş olan Sezer Uçar, 29.08.2017 yılında eşi Nuray Uçar ile evlendi. Elmas ve Neslihan adında iki kızı vardır. Sezer Uçar, 8. Sınıfa kadar Fatih ilköğretim okuluna daha sonra Ticaret meslek lisesi ve Reyhanlı Mustafa Kemal Üniversitesinde okudu.
SEZER UÇAR’DAN BİRAZ BAHSEDER MİSİNİZ?
Eşim Sezer çok neşeli bir insandı, Çok güler yüzlüydü. Kızımız Neslihan’la pek fazla anısı olmadı, zaten şehit olduğunda 25 günlüktü. Kızımız Elmas ile çok aşırı ilgilenirdi. İşten geldiğinde yemek bile yemeden direk Elmas ile ilgilenir oyun oynarlardı. Sürekli ailesini arar hal hatır sorardı. Öyle iyi yürekli bir insandı.
EŞİNİZ SEZER UÇAR NASIL ŞEHİT OLDU?
Eşimin önceki görev yeri İstanbul Maslak İl Jandarma'da görev yapıyordu. Biz de Maltepe de oturuyorduk. O sıralarda tayini Van'a çıktı. jandarma özel harekatçıydı. Van Çatak bölgesinde 11.09.2020 tarihinde teröristlerle girdiği çatışma sırasında şehit oldu.
ŞEHİT HABERİNİ NASIL ALDINIZ?
Tayini çıktığında hamileydim, eşim "sen buralarda yapamazsın doğum olur, ben o sırada dağda olduğum için gelemem sen memlekete git orada doğumunu yaparsın" dedi. Ben de Hatay’a gittim. Doğumdan bir gün önce rüyamda eşimin şehit olduğunu gördüm. Çatışmada şehit oluyordu. Doğumdan sonra 11.09.2020'de Cuma günü eşim ile telefonda görüştüm. Bana fotoğrafını yolladı. Bana, "helikopterden daha yeni indik operasyona gidiyoruz" dedi. İki saat sonra da evin önüne rütbeli askerler ve sağlıkçılar geldi. Komutanlar, "başınız sağ olsun" dedi ve beni teselli etmeye çalıştılar. Ben ise "yapmayın komutanım ben daha yeni Sezerimle konuştum kimliği karışmıştır o değildir" dedim ama bana tekrar "başınız sağ olsun" dediler.
“BEN ŞEHİT OLACAĞIM”
İlk tayini çıktığı zaman bana, "ben buraya gittiğim zaman şehit olacağım" diyordu. Son izine geldiği zaman "ben rüyamda şehit olduğunu gördüm" dediğimde, "evet bir tanem ben de hissediyorum şehit olmaya gidiyorum" dedi. Biz normalde doğumdan sonra birlikte dönecektik Van’a ama eşim bana, "Bir tanem madem ki sen de biliyorsun benim şehit olacağımı bu haberi tek başına alamazsın yeni doğum yaptın ne olursun memlekette kal" dedi. Zaten gittikten 5 gün sonra da şehit haberi geldi.
ASKERLİKTE Kİ GÖREVİ NEYDİ?
Normalde eşim jandarma istihbaratçı onun arapça dili var çünkü ama Van’a gittiği zaman jandarma özel harekat olarak görevini yapıyordu.
EN BÜYÜK HAYALİ NEYDİ?
Büyük bir cip almak istiyordu. Hatay’da müstakil bir evi villa tarzında düzenleyip ailecek oturmak istiyordu. Bir de jandarmadan istifa edip Hatay’da zabıta olarak mesleğini sürdürmek istiyordu.
RÜYALARDA BULUŞUYORUZ
Ben eşim ile ilgili rüya gördüğümde, eşimin gece gelip benim ve kızların üzerini örttüğünü, yanağımızdan öptüğünü görüyorum. Bir arkadaşım da şöyle bir rüya görüyor; bir lale bahçesinde bembeyaz bir elbise giyimişim Sezer de yanımdaymış. Böyle rüyalar görüyorlarmış. Ben de duyunca çok mutlu oluyorum.
ONUN YOKLUĞUNA ALIŞAMADIM!
İki yıldır kendime gelemedim. Her zaman pencerenin önünde bekliyorum sanki çıkıp gelecekmiş gibi. Ben onun şehit olduktan sonraki süreci hiç bir zaman atlatamadım. Bazen kızlarım "anne neden ağlıyorsun" dediklerinde, bir şey diyemiyorum. Zaten kızlar sürekli "anne babam nerede, anne babam ne zaman gelecek" diye sordukları için, süreci atlatma çok zor oluyor. Her gün aynı acıyı yaşıyor gibi oluyorum. Kızım Elmas bazen bir bayrak gördüğünde "anne bak babamın bayrağı" diyor. Bazen polis ve asker gördüğünde de "o benim babam" diyip koşuyor onlara.
ANNE BAK BABAM GELDİ!
Sezer peynir helvasını çok severdi, bir gün kardeşim getirdi. Ben de "sen bilerek mi yapıyorsun, Sezer bunu çok severdi ben bunu yiyemem" dedim. Kardeşim de bilmiyordu eşimin helvayı çok sevdiğini. Neyse işte kardeşim helvayı dolaba koydu. Ben de sabah "hadi bir kaşık alıp yiyeyim canım da çekmişti zaten" dedim ben tam lokmayı ağzıma atarken Elmas uyanmıştı kapıda çığlık attı "anne bak babam orda" diye bağırdı. Ben de nerede kızım dedim o da bana "anne görmüyor musun seninle birlikte helva yiyor" dedi. Tekrar sordum nerede diye o da "babam gitti anne 'geri geleceğim' dedi gülümsedi ve gitti" dedi.
Tuba Ergin
Tubaergin08@gmail.com
Yorumlar