Vatanı için evliliği bile düşünmemiş

Ailesinin anlattığına göre; kendilerine ulaşan Azeri bir asker Özgür ile Karabağ'ın özgürlüğü için omuz omuza savaştığını aktarmış. Umre ziyareti yapan bir erkek hoca da rüyasında Özgür'ü Hazreti Peygamber'in ellerinden tutarken görmüş. Mümkün mü? Elbette mümkün... 

ŞEHİT ÖZGÜR ÇELİK KİMDİR?

Özgür 10 Nisan 1992 yılında Kayseri’de doğdu. 3 kardeşten en küçüğü olan Özgür ilk,orta ve lise öğrenimini Kayseri’de tamamlamıştır. Nevşehir de Turizm okuyan Özgür, Açık Üniversite den de Kamu Yönetimi okumuştur. Çok Çalışkan olan Özgür, hayatı boyunca hep adaletten yana olmuştur. Birçok işçinin hakkını korumak istediği için Hukuk okuyup Hakim olmayı hedefliyordu. Özgür’ün iki hedefi vardı Askerlik ve Hakimlikti.

Şehit Özgür Çelik'in ablası ile yaptığımız röportajla şehidimizi daha yakından tanıyalım.

ÖZGÜR ÇELİK’TEN BİRAZ BAHSEDER MİSİNİZ?

Kardeşim çok merhametli bir insandı. Hayatı boyunca hem okuyup hem de çalışırdı. Hep adaletli olmaktan yanaydı. Çocukluk hayali hep asker olmaktı.Herkese yardım etmeyi çok seviyordu, hatta Özgür okul okuduğu süre içinde, bakıma muhtaç bir amca ve teyzeye bakıyordu. Okul bitince Kayseri'de bir fabrika da çalışmaya başladı. Orada çalışırken gizlice askeriye sınavlarına gitmiş, bize de bu konudan bahsetmemişti. Astsubaylık sınavına girdiğinde kazanmıştı, ama sözleşme imzaladığı için gidememişti. Daha sonra sözleşmeli er olarak görev yapmaya başladı. Ocak 2017 de fabrikadan istifa ederek, "hiçbir hak talep etmiyorum" diyerek yazı yazmıştı. Ocak ayının 7’sinde Kayseri’den Sivas’a giderek orada 4 ay eğitim aldı ve alanında atış birincisi olmuştu.

ÖZGÜR NASIL ŞEHİT OLMUŞTU?

"Bize mühimmat deposunda, mühimmat temizliği yapılırken EYP’nin patlaması sonucu şehit oldu" dediler. Bir de el bombasının patladığını söylediler.

ASKERLİKTEKİ GÖREVİ NEYDİ?

Keskin nişancıydı, ama genelde her işi yapardı mecbur kaldıklarında.

SÖZLEŞMESİ BİTTİKTEN SONRA, ASKERLİĞE DEVAM EDECEK MİYDİ YOKSA BAŞKA BİR HAYALİ VAR MIYDI?

Askerliğe devam etmeyi çok istiyordu ama sözleşmesi bitince köye gelip babamla birlikte Çiftlik kuracaktı. Köyde bahçemiz vardı oraya kuracaktı ve adalet için mücadele edecekti.

ŞEHİT HABERİNİ NASIL ALDINIZ?

İlk haberi annem ve babam aldılar. Babamlar komşumuza hasta ziyaretlerine gitmişlerdi, o sırada belediye başkanı babamı aramıştı, "Evde yoksunuz sizi ziyaret etmek istiyorum" demiş. Babamlar komşudan tam çıkacakları sırada daha annem merdivenlerin ucundayken askerleri görüyor ve o anda "Özgürüm" diye çığlık atıyor. Daha sonra oradaki görevliler Özgür’ün şehit olduğunu söylüyorlar. Ben ve kardeşim ilçede kaldığımız için köye vardığımızda kardeşimin şehit olduğunu öğrendik.

BİZE O GÜNÜN SABAHINI ANLATIR MISINIZ ÖZGÜR İLE HİÇ KONUŞTUNUZ MU?

O zaman Van’da çığ düşmüştü 41 şehidimiz vardı. Ben de haberlere bakıyordum, şehit isimleri geçiyordu altyazı da ve "Özgür Işık" diye bir şehit ismi gördüm ve dua etmiştim "Allah ailesine sabır versin" diye. O sırada mutfağa gittim, gitmemle zaten haberlerde Özgür İşık’ın arkasından Özgür Çelik geçmiş yani ben biraz daha dursam şehit haberini televizyondan öğrenecektim.

BİR MUCİZE OLDU!

O gün bir mucize oldu. Özgür saat 14.00'de  şehit olmuştu, ben ise saat 16.00'da işten çıktım hastane de çalışıyorum bankaya uğradım, para çektim, yeğenime kıyafet almak için bebek mağazasına gittim. O sırada Özgür beni aradı telefonu açtım, saat 16.16 geçiyordu. O saati hiç unutmam, "Özgür" dedim, nasılsın iyi misin diye. O da "iyiyim abla" dedi. Daha sonra, "abla Zehra ablama gitsene" dedi. Bende ona, çok yorgun olduğumu Zehra ablana hafta sonu bebek için gideceğimi söyledim. O da tekrar ısrarla "Zehra ablama git" dedi. Ben de "görüntülü arayacağım" dedi. "Söz ver bana" deyince ben de "söz gideceğim" dedim. Daha sonra telefonu kapattı. Aslında özgür o saatte şehit olmuştu ve ben bunu kimseye inandıramamıştım. Daha sonra kız kardeşimle birlikte köye gittik, oradaki herkes Özgür’ün saat 14.00&oe şehit olduğu söylüyordu ben ise saat 16.00'da aradığını söyledim, hatta "kasadaki kasiyer kız bile duydu" dedim ama bana kimse inanmamıştı. Daha sonra annemleri o kasiyerin yanına götürdüm kasiyer kız o gün ki konuşmamı doğrulamıştı. O gün anladım ben Özgür'ün şehit haberini tek başıma alsaydım dayanamazdım belkide bunu bildiği için beni köye yolladı.

KARABAĞ AZERBAYCAN'IN

Özgür her zaman "Çırpınırdı Karadeniz" şarkısını açardı o gün de açmıştı. Ben de sürekli aynı şarkı olduğu için şarkıyı değiştirmesini söylerdim. O da "bu şarkının bende yeri çok farklı" demişti. "Bana birşey olursa şehit olursam bu türküyü her zaman çal" dedi. O gün bana "abla benim tek hayalim ne biliyor musun? Bir gün Karabağ’ın özgür olduğunu görmek" dedi. Özgür şehit olduktan sonra şöyle bir şey oldu; şehit olduktan 1,5 sene sonra Azerbaycan'dan bir asker bana mesaj attı, "sizinle görüşmek istiyorum" dedi. Ben de kabul ettim. Azeri asker bana, "Siz bu kişiyi şehit olarak paylaşıyorsunuz ben şok içindeyim ben bu kişi ile Azerbaycan da savaştım, savaşa girdim" dedi. Ben, "kardeşim şehit olalı 1,5 yıl oldu" desem de "Hayır, o kadar net hatırlıyorum ki bu kişi bizlerle birlikte savaştı buraya özgürlük gelecek diye bağırıyordu" demişti.

BİR KIZ ARKADAŞI VARMIYDI EVLENMEK İSTEDİĞİ

Özgür, "o dağdan inmeden evlenmem. Bana birşey olursa o nasıl yaşasın, o nasıl dayansın" derdi.

RÜYADA HİÇ GÖRDÜNÜZ MÜ?

Mekke’de bir kadın hocanın ve erkek hocanın rüyasına girmişti. Ben o zamanlar çok ağlardım o da kadın hocanın rüyasına girerek, "Ben iyiyim ablama söyleyin üzülmesin" demiş. Erkek hocan da rüyasında Özgür'ü Peygamber Efendimizin ellerini tutarken görmüş.

SİZİN EKLEMEK İSTEDİĞİNİZ BİR ŞEY VAR MI?

Ben bu hayatta sadece şunu anladım; şehitler seçilmiş kişilerdir hepsinin hayatları o kadar benziyor ki...

Tuba Ergin

Tubaergin08@gmail.com