Saygı değer okurlar, hayatta en önemli konuların başında hiç şüphesiz eğitim geliyor. Eğitim konusunda ne yazık ki Türkiye çok gerilerde kalmış durumda. Yapılan araştırmalara göre eğitim seviyesi en yüksek ülke sıralamasında zirvede Çin yer alıyor. Çin'i Hong Kong takip ederken, üçüncü sırada Finlandiya ve dördüncü sırada da Singapur yer alıyor. Listede Japonya, Kanada ve Güney Kore de ilk 10 sıralamada yer alıyor. Ülkelerin eğitim seviyesinin araştırıldığı World Economic Forum'a göre ise Türkiye eğitimde 99'uncu sırada yer alıyor.

Türkiye'de 2024 Ocak itibariyle 209 üniversite bulunuyor. Bu üniversiteler arasında 131'i devlet üniversitesi 78'si de özel-vakıf üniversitesi statüsünde yer alıyor. Dünyada önde gelen 5 bin 663 üniversitenin değerlendirildiği ve 1503 üniversitenin sıralandığı QS 2025 Dünya Üniversiteleri Sıralaması’nda Türkiye'den 25 üniversite yer aldı.

Bu yılki sıralamada ilk 500’e giren Türk üniversitelerinin sayısı 3’ten 5’e çıktı. ODTÜ 285’inci, İTÜ 326'ncı, Koç Üniversitesi 401'inci, Boğaziçi Üniversitesi 418’inci ve Bilkent Üniversitesi 477’nci oldu.

Ülkemizde okuma yazma oranı 2025 senesine gelindiğinde yüzde 97.6 oldu. Ancak, bu kadar üniversitenin olduğu ülkemizde eğitim kalitesi olarak çok düşük seviyelerdeyiz. Herkes üniversite mezunu olurken, bir yandan da işsiz bir sürü diplomalı genç evinde ailesiyle oturuyor. Ülkemizden ne yazık ki çok fazla başarılı öğrenci çıkmıyor. Çok başarılı olan parlak öğrenciler de bir şekilde Avrupa ülkesine veya Amerika'ya gidiyor. Bir nevi beyin göçü devam ediyor. Eğitimde en önemli bölüm hiç şüphesiz ilkokul. Çocukların büyümesinde gelişmesinde ilkokul çok önemli. Özellikle devlet okullarında sınıfların kalabalık oluşu, binaların fiziki durumlarının çok iyi olmayışı, çoğu okulda spor salonunun olmayışı da büyük bir problem olarak dikkat çekiyor. Okullarımızda drama eğitimi ise bence çok gerekli. Eğitim, önce ailede başlar ve sonra okulda devam eder. Teknoloji çağında yaşıyoruz ve çocuklarımız genç yaşta tablet bilgisayar ve cep telefonu ile tanışıyorlar. Bu aletler ile fazla zaman geçiren çocukların ne yazık ki hayal güçleri yok oluyor. Finlandiya okullarda cep telefonu kullanımını yasaklarken, İsveç ülkesi ise kara tahtaya geri dönüş yaptı. Maalesef okullarımızda çocuklarımıza hayatı öğretmiyoruz. Çin ülkesinde mesela ufak yaşta çocuklara hayatı öğretmeye başlıyorlar. Çocuklar meyve sebze nasıl yetiştirilir, dikiş nasıl dikilir, yemek nasıl yapılır gibi şeyler ayrıca öğretiliyor. Japonya'da öğrenciler kendi sınıflarını temizliyorlar mesela. Biz ise çocukları altın kafeste bir kuş gibi yetiştiriyor ve sorumluluk vermeyip herşeyi önlerine hazır sunuyoruz. Eğitim sisteminde köklü değişiklikler yapıp, çocuklara hayatı öğretip, ahlaklı olmayı da göstermeliyiz. Gençler bizim yarınlarımız. Onlara en iyi eğitimi verelim ne olur...