Yoğun iş tempom nedeniyle kısaltıp öne aldığım tatil programım sebebiyle Bursaspor maçını bu kez basın tribününde değil, otel odasında bilgisayarımdan izleyebildim.
Ellerde Türk bayrakları, günün anlamına uygun (30 Ağustos Zafer Bayramı) stat hoparlörlerinden yükselen marşlar… İnsan ister istemez, “Keşke orada olsaydım” diyor doğrusu.
Gelelim maça;
Bursaspor mutlak 3 puan isteğini maçın hemen başında gösterdi. Özellikle ilk 20 dakikada rakip kaleye yoğun baskı kurdu. Çok istediği gole de 19. dakikada tecrübeli oyuncusu Muhammed Demir ile kavuştu.
Konuk 1461 Trabzon takımının, gol sonrası yaptığı “yerde oyuncumuz vardı, niye golü attın” itirazını ise anlamış değilim. Hakem “devam” demiş arkadaş. Her düşen pozisyonda oyun durmaz. Trabzonlu futbolcuların sahadaki bu agresif itirazları, o ana kadar sakin olan tribünleri de maalesef hareketlendirdi. Sonuç: tribünlerde olumsuz tezahüratlar, sahada gereksiz sertlik. Ne gerek vardı?
Evet, 1461’in pilot takımı olduğu Trabzonspor ile Bursaspor’un arası iyi ama… İş başka, dostluk başka arkadaş. Neyse; futbolda bunlar da var.
İkinci yarıya gelirsek;
Konuk ekip, “gol bulurum” ümidiyle bu devrede Bursaspor kalesine daha fazla geldi. Doğrusu Trabzon ekibi oldukça iyi futbol oynuyor, sağlam yokladılar Bursaspor kalesini. 58. dakikada Hamza’nın kafa vuruşunda top üst direkten döndü mesela.
Sonuçta keyifli maç, Bursaspor’un galibiyetiyle sona erdi. Bu arada maçın “kapalı gişe” oynandığını da yazmadan geçmeyeyim. Bursaspor taraftarı yine büyüklüğünü gösterdi.
Yorumlar