SON DAKİKA
Hava Durumu

Bilderberg Ali'yi SİHA vidası germiş

Yazının Giriş Tarihi: 17.01.2023 00:04
Yazının Güncellenme Tarihi: 17.01.2023 00:04

Ali Babacan son aylarda AK Parti hükümetlerinde aktif görev yaptığı 10 yılı aşkın süreden daha fazla konuştu. Kendisi AK Parti hükümetlerinde "Ekonomi, Avrupa Birliği, Dıs İşleri Bakanlığı" yaparken pek sessiz sakin pek efendi bir görüntü veriyor, nadiren açıklama yapıyordu. Yalçın Küçük, ekranlardan "Bebecan" diye seslenirken "Ali Babacan'dan gık çıkmıyordu"desek abartmış olmayız.

Bir ramazan iftarında "ex cumhurbaşkanı" Abdullah Gül'ün talimatıyla DEVA Partisini kurana kadar da medyada yüzünü gören pek olmadı. Bu arada partinin isminin "DEVA" olması da irdelemeye değer bir detay. Kurucularından üç isim (Biri Güven) ve amblem (Ev resmi) önerileri alan Babacan'ın bir gece aldığı  ilham sonucu parti ismini "DEVA" yapması ilginç bir konu. İnsanın aklına tuhaf çağrışımlar yaptırıyor. Hangi sızı(ntı)'ya deva acaba?

Aslında Ali Babacan'ın partiyi kurma serüvenini daha önce bir YouTube kanalında "Abdullah Gül'ün Siyasi Ayağı: Ali Babacan" başlığı altında anlatmıştım. Merak edenler için bağlantıyı ekliyorum.

https://youtu.be/-8LxMI1XsRw

Linkini paylaştığım videoda DEVA Partisi İstanbul teşkilatından bir grubun istifa gerekcesini de aktarmıştım. Hafızayı tazelemek adına konuyu tekrar açalım.

DEVA Partisi il örgütünde bir grup, parti içi online yazışmalarda "Selehattin Demirtaş'a özgürlük", "Osman Kavala'ya özgürlük" gibi yazışmalar ve sloganlardan rahatsız olup durumu Mustafa Yeneroğlu'na aktarıyorlar. Ancak söylemlerde bir değişiklik olmuyor. Hatta kayıtdışı bir kac sohbette "DEVA  Partisi'nin HDP'nin yedeği olacağı, HDP'ye açılacak bir dava ve kapatma kararı ihtimaline karşı pek çok HDP'li ismin şimdiden DEVA teşkilatlarında yer aldığı" iddiası gündeme geliyor. Bunun üzerine DEVA İstanbul İl Teşkilatından çok sayıda isim aynı anda istifa ediyor. Bu olaylar ortada HDP'ye kapatma davası açılmadan önce gercekleşiyor.

Aslında Ali Babacan'ın "HDP'nin avatar"ı olması projesi en başında yapılmış ve uygulamaya konulmuştur. Bu akıl anglofil Abdullah Gül'e aittir. Bugün Ali Babacan'ın her söyleminin ardındaki suflör de Abdullah Gül'dür.

BAYKAR şirketine saldırması işte o özellikle "Abdullah Gül" aklıdır. Gül'ün sinsiliğinin bir sınırı olmadığını defalarca gördük.

Ali Babacan, "HDP'yi kapatma davası" sürecinin yakınlaştığını da hesaplayarak giderek vites büyüten açıklamalar yapıyor. Yazının öncesinden de anlaşılacağı üzere bu açıklamalar en azından benim için şaşırtıcı değil. Ali Babacan'ı bir kimlik ya da politik, siyasi bir karakter olarak göremiyorum. Bilderberg toplantılarına davet edildiği ve dahi katıldığı için o kendini dev aynasında görüyor olsa da Bilderberg'e katılan her figür gibi benim açımdan yok hükmünde. En azından bu toprakların evladı olma özelliğini yitirmiştir, devşirilmiştir. Hizmeti "anglo-saksonlar"a olur bize hayrı dokunmaz.

Şebnem Korur Fincancı'nın ayağına götürdüğü başörtüsü (yalnızca başörtüsü içindeki) için üzgünüm.

Ali Babacan'ın BAYKAR üzerinden saldırdığı nokta Türk savunma sanayisidir. Ali Babacan, Karadeniz doğalgazı için kullandığı dili SİHA'lar için de kullanıyor.  "Ben senin ağzının domarışından Ömer diyeceğini anlarım" sözündeki gibi biz de Babacan'ın ne diyeceğini net olarak anlıyoruz. 

SİHA'lara dokunacakmış. Sıkıysa denesin.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.