Bilimkurgu Sever misiniz?

Paralel evrenler, paradokslar, zamanda yolculuk, solucan delikleri falan. Cevap “evet”se listeye bir göz atın derim.

ARRIVAL (Geliş). Film bilindik zuzaylıların Dünya’ya geliş öyküsüyle başlar. Dünya’nın 12 farklı yerine göktaşına benzer cisimler iner. Bu zuzaylı kardeşlerle iletişim kurabilmek için dilbilimci Lousie’ye ihtiyaç duyulur. Filmi izlerken dilbilimle ilgili bilgileri de öğreniyoruz. Klişe bir zuzaylı istilası filminden çok uzak müthiş finaliyle neredeyse ağlayacağım bir filmdi. Hatta bir iki damlaya engel olamamış olabilirim.

THE TWELVE MONKEYS (12 Maymun). Dünyada insanlığı yok edecek bir virüs çok sayıda insanın ölümüne neden olunca geriye kalan insanlar yer altında barınaklarda yaşamaya başlarlar. (Allah’ım sonumuzu benzetme. Âmin âmin çok çok âminn.) Bilim insanları bir zaman makinesi icat ederek eski bir mahkûm olan James’i geçmişe gönderip virüsü yok etmeye çalışır. Ne çektin bee James! Adamın başına gelmedik kalmaz. Bir o zamana olmadı bir bu zamana. Sonunda virüsten kurtulurlar mı? İzleyip göreceğiz.

ALPHA GATEWAY (Alfa Geçidi). Trafik kazasında kocasını kaybeden parçacık fizikçisi Jane kocasını geri getirmek için üzerinde çalıştıkları bir ışınlanma cihazı ile başka bir boyuta geçer. Paralel evrende kocasını bulur ve ikili dünyaya geri gelirler. (Yahu adam ölmüş gitmiş bir fatiha üç ihlas oku. Yok ille o koca buraya gelecek.) Bu ışınlanma sonucu işler iyice karışacak haberi yok.

ARQ. Renton ve Hannah insanlığı kurtaracak bir enerji kaynağını korumak zorundadırlar. Fakat ikili, bir laboratuvarda zaman döngüsü içinde sıkışıp kalır. Filmi izlerken uyumuşum. Aradan 3 dakika geçmiş aynı sahne. Aradan birkaç dakika geçmiş yine uyumuşum, ardan 2-3 dakika geçmiş aynı sahne. Zaman döngüsü dedikleri şey bu işte. Uyuyup uyanıp aynı döngüyü yaşıyoruz. Filmi özellikle uyuyarak izlemenizi tavsiye ediyorum. Çok eğlenceli.

CLOVERFIELD PARADOKSU (Tanrı Parçacığı). Bir grup bilim insanı yeni bir enerji kaynağı bulmak için uzay üstünde çalışmaya başlar. Burada tanrı parçacığı olarak adlandırılan Higgs bozonunu keşfetmeye çalışan bilim insanları bir kaza sonucu büyük tehlikeyle karşı karşıya kalırlar.Bu filmi izlerken de uyudum ve rüyamda filmin başka bir versiyonunu görmeye devam ettim. Al sana paralel evren.

CONTACT (Mesaj). Çocukluğundan beri zuzaylılara inanan gökbilimci Dr. Eleanor, radyo sinyallerini dinleyerek zuzaydan mesaj almaya çalışmaktadır (Aynı ben). Araştırmalar için fon desteği bulmakta zorlanan Eleanor bir gün ilk mesajı alır. Önyargı ve bağnazlığın da işlendiği film din ve bilimin romantik buluşması ile sonlanıyor.

MIRAGE (Fırtına Anı). 12 yaşındaki Nico, komşusunun karısını öldürdüğüne şahit olur ve kaçarken trafik kazasında ölür. 25 yıl sonra Vera ve ailesi Nico’nun evine taşınır ve Nico’nun kaydettiği kasetleri bulur, televizyon aracılığı ile Nico ile iletişime geçer. Nico’yu uyararak onun hayatını kurtarır fakat geçmişe müdahale ettiği için kendi hayatı da tamamen değişir.

PREDESTINATION (Kader) Eeefff saaa neee. Beyin yakan bir film. İki kere izledim ve asla uyumadım. Gizli bir servise bağlı çalışan zaman yolcusu ajanının son görevi, bir patlamayı önleyip insanları kurtarmaktır. Görevi için barmen olarak çalışmaya başlayan ajan orada John isimli bir köşe yazarıyla tanışır. Olaylar bir bar sohbetiyle başlar. Sonrasında olaylar olaylarr.

SOURCE CODE (Yaşam Şifresi). Bir anda kendini bir trende yolculuk ederken bulan Colter’ın karşısında kendisini tanıyan güzel bir kadın vardır. Adam bu kadını tanımıyordur (Yav buldun güzel hatunu niye tanımazlıktan geliyosun.  Tripler, tripler…). Tren birkaç dakika sonra patlar ve Colter kendini bir kapsülün içinde bulur. Kapsül tren-tren kapsül, kapsül tren-tren kapsül… Patladı, patlamadı ve romantik sonn… Diyerek bugünkü yazımızı sonlandıralım.

Şimdiden iyi seyirler.