Elimde Değil! Yazmazsam Olmaz…

Dünyanın en gelişmiş ülkeleri akıllı şehirler üzerine 100 yıllık planlar yaparken Türkiye’de hala LOGAR KAPAKLARINI caddelerle terazileyemeyen ve arabalara hendek atlatan belediyeler olmasını hazmedemiyorum…

Akıllı şehirlerden bahsedip akılsızca iş yapan yöneticilerden utanç duyuyorum…

Akıllı şehirler yapmak konusunda mangalda kül bırakmayanların şehirlerin akıllı olmasından önce, yaşanacak şehir olmasına ihtiyaç olduğunun bilincine varamamasını anlayamıyorum.

Şehirlere akıl yüklemek yerine şehirleri yönetenlerin akıllarını kullanamamalarını ve sürekli Amerika’yı yeniden keşfetmeye çalışma inatlarının çapsızlığını aklım almıyor.

PEKİ, BİR MESELA DİYELİM Mİ?

Mesela Bursa’mız… Ecdat yadigârımız.

Mesela, nüfusu 3,5 milyona dayanmış bir şehirde hala otoparksız bina yapılmasına izin veriyor muyuz?

Mesela, 3 katlı bir bina yıkılıp yerine 10 katlı yeni bir apartman dikiliyor mu? Ve daha önce 10-15 kişinin yaşadığı bir bina alanında 80 -100 kişinin yaşayacağını hesap edip, her dairenin en az bir otomobili olacağından yola çıkarak artan ihtiyacı karşılayacak bir altyapı hesabı yapılıyor mu?

Mesela, rahat yürünebilir, engelliler için kolay ulaşılabilir kaldırımlar konusunda ne konumdayız?

Mesela, sürekli yapılıp bozulmayan, bir kere yapılıp senelerce kullanılacak kaliteli yürüme alanları planlıyor muyuz?

Mesela, yaşam alanlarımız betonların arasına sıkışmış, eski bahçeli evlerin yerini bitişik nizam binalar almış durumda. Nefes alacak alan yok. Park yok, bahçe yok, her yanımız bina, yol, inşaat ve biz ne zaman yeşili katledip yerine BETON KOZALAR yapmaya ne kadar devam edeceğiz?

( Örnek; Sadece 1 yıl önce incir bahçeleri, meyve, yemiş ve çam ormanlarıyla kaplı ÇAMLICA, MİSİ, DAĞYENİCE bölgesinde ki ÇARPIK kentleşmenin sorumluları kim ve bu çarpıklığa ne cevap verecek )

YAHU YAZ YAZ BİTMEZ… NEREME DÖNERSEM DÖNEYİM KATLİAM…

Diyeceksiniz ki HEY HAT! Hep sorunları yazıyon da ÇÖZÜMÜNÜ DE YAZSANA!

HAY HAY… İŞTE BAZILARDAN SEÇMELER…

Neler yapılabilir?

Bursa’da konut yapılacak alanların kaderi bazı çapsız müteahhidlerin zevkine bırakılmamalı, bu alanlarda belediyeler tek tip konut projesine dönmeli, müteahhide daha önceden her bölge için hazırlanmış mimari çizim ve plan seçenekleri hazırlanarak SEÇ KARDEŞİM ŞURANIN KONUT TİPİ MİMARİSİ BU, BURANIN BU! Yapacaksan binayı bu projeye göre yapacaksın denilebilmeli. Yasa ve yönetmeliklerle de belediyelerin eli kuvvetlendirilerek AĞA –PAŞA ilişkilerinin önüne geçilmeli!

Dünya standartlarında, geniş, engellerle dolu olmayan, kolay erişilebilir, bisiklet yollarıyla desteklenmiş kaldırımlara ihtiyacımız var. Öncelik araçların değil, yayaların olmalı.

Toplu taşımaya RADİKAL, ÖZENDİRİCİ ÇÖZÜMLER bulunmalı, teşvik edilmeli…TOPLU TAŞIMADA KONFOR SAĞLANMALI.

Mudanya ve çevresinden Gemlik, Armutlu, Yalova hattına deniz minibüsü seferleri koyularak Bursa merkeze akan araç trafiğinde rahatlama sağlanmalı…

Kentin ana arterlerinde HAVA RAYLI sistemler şimdiden projelendirilmeli ve kentin dört bir tarafına yaygınlaştırılmalı…

Kentte kültür sanat etkinliklerinde, sergi ve sunumlarda herkesin eserleri değil, gerçekten sanat yapanların eserleri sergi salonlarında sergilenmeli. Özellikle RESSAM-YAZAR VE SİNEMA yapan sanatçılara sergi ve gösterim alanları ücretsiz tahsis edilmeli ve ekonomik olarak desteklenmelidir.

Yaşamımızı çepeçevre saran alışveriş kültürümüzü baltalayan “alışveriş merkezleri yerine alışveriş alanları yaratılması gerektiği kanaatini taşıyanlardanım. İnsanları 4 duvar arasında izole edilmiş alanlara doldurup robotlaştırmak yerine, kentsel dönüşümle yenilenmiş, sokaklarında hayatın neşenin sokak sanatçılarının, gece ve gündüz farklı renklere bürünen arasta meydanlarının olduğu alt katlarda mağazaların, yeme içme mekânlarının, üst katlarda ofislerin ve konutların bulunduğu, kocaman yeşil alanların parklarla bütünleşmiş bir Bursa istemek hayal mi?

Avrupa ülkelerinde ki gibi devasa parklar inşa etmek ÇOK MU ZOR?. Buraya DİKKAT! Piknik alanları yapmaktan bahsetmiyorum. İnsanların yürüyerek ya da bisikletleriyle kolayca erişebileceği, şehirle bütünleşik yeşil güvenli alanlardan bahsediyorum.

Dönüştürülebilir, yenilenebilir enerji kaynaklarını maksimum seviye ye çıkarmamız olmazsa olmazımız! Fosil yakıtlardan mümkün olduğunca arınmış, güneşle ısınan, rüzgârla enerji sağlayan binalar, toplu taşıma araçları bize daha fazla oksijen sağlayacaktır.

Çok acil şehrimizde ki ÜSTÜN ZEKÂLI ÇOCUKLARIN tespit edilip eğitimleri konusunda tüm imkânlar seferber edilerek Bursa’da beyin göçünün engellenmesi gerekmektedir.

Bursa’da yaşayan ya da başka illerde ikame olan MUCİTLER için bir ARGE ve ÜRETİM merkezinin kurulması Bursa’nın teknolojik ve inovatif geleceğine büyük ivme kazandıracaktır.

Bursa Turizmi konusunda yapılacak tüm çalışmalarda TURİZMİN TÜM AKTÖRLERİNİN katılımının sağlanması gerekmektedir. Bir şehrin turizminde sadece tur operatörleri değil, kente yerli yabancı turist getirecek tüm dernek ve federasyonların temsilcilerinin davet edilmesi ve fikirlerinin alınması gerekmektedir. ( Örneğin; Dağcılık federasyonu temsilcisi, oryantiring federasyonu temsilcisi, Bisiklet sporları, mağaracılık, klasik motorcular, klasik otomobilciler, doğa sporları dernekleri, yöresel lezzet üreten kadın kooperatifleri, turistik hediyelik eşya üretenler, önemli turizm alanlarında ki köy muhtarları, yetkililer, işletme sahipleri mutlaka bu toplantılara davet edilmelidir. Bu aktörlerin olmadığı bir turizm toplantısının bir bacağı topaldır ve eksiktir. Çünkü turizm TOPYEKÜN BİR HAREKETTİR.

Kentin etrafını sarıp sarmalayan ormanlık alanlar, kente yukarıdan bakan seyir terasları, mesire yerleri özellikle yaz sezonlarında sürekli kontrol edilmeli, özellikle aracını ormanlık alan kenarlarına çekip alkol alıp çöplerini ve içki şişelerini atanlara yüklü cezalar uygulanmalıdır. ( Örneğin; 2021 yılında Demirci –  Çamlıca arasında ki ormanlık alanın yanıp kül olmasının sebebi araçlarını ormana çekip alkol alanlardır. Ne acıdır ki, hala her gün onlarca araç, sanki hiç bir şey olmamış gibi kalan ormanlık alana araçlarını çekip hem doğayı kirletmekte hem de yangın açısından risk oluşturmaktadır. İlgili kurumların bu konuyu çözüme kavuşturması ACİL! S.O.S ! vermektedir.

Tüm bunları yazarken Bursa’da hiç mi güzel şeyler olmuyor sorusu gelebilir akıllara… EVET! Bursa’da çok güzel şeyler oluyor. Olan biten tüm güzel şeyleri başka bir pencereden bakarak ilerleyen zamanlarda dosyalar halinde sizlerle paylaşacağım. Niyetim bir kurumu, ya da yöneticilerini hedef almak ya da kötülemek değil! Bir Bursalı olarak KENTLİLİK KİMLİLİĞİNE çok önem veriyorum ve bizden sonra Bursa’da yaşayacak çocuklarımızın temiz, yaşanılabilir, kültür, sanat, barış, hoşgörü ve dolu bir şehirde yaşamayı hak ettiklerine inanıyorum.

Daha yazacak o kadar çok şey var ki! Yazsam bir türlü, yazmasam bir türlü. Yazsam muhalefet olacağım, yazmasam taraf. BEN ADİL OLMAYI YEĞLİYORUM ve bu yazımda yazdıklarım bir gelecek hayali olarak yazılmadı! Bu yazımda yazdıklarım bugünün gerçekleridir.

Hayal ettiğimiz şehirleri kurmak çok mu zor? Değil! Zor ise yerel yönetimlere neden ihtiyaç duyuyoruz ki? İnsan onuruyla yaşayacak şehirlere layık değil miyiz hepimiz?

Siyaset yerel yönetimlerin ipini salacak, belediye başkanının işini yapmasının önünde ki engelleri kaldıracak! Ahmet’in inşaatının fazladan çıkılacak 2 katının ruhsatı, Mehmet’in kızının belediyede işe girmesi angaryadır.

Belediye başkanına ahbap çavuş ilişkisiyle dikta edilecek tüm dayatmaların önüne geçilmesi gerek ki!

BELEDİYE BAŞKANLARI İŞLERİNİ YAPABİLSİN…

Ne yazık ki Türkiye’de belediye başkanları başkanlık haricinde tüm ANGARYA işleri yapmaktadır. Özellikle 2 dönem 3 dönem başkanlık yapanların en büyük derdi bu AHBAP ÇAVUŞ işlerini halletmek için harcadıkları zamandır ve bana göre bir belediye başkanının en değerli şeyi ZAMANIDIR…

Geleceğin şehirlerini hem hayal edelim HEM DE HIZLA İNŞA ETMEYE BAŞLAYALIM.

Çözüm gani, geleceğimiz uçsuz bucaksız yeniliklere gebe. Sorunlarımız ciddi!

Gelecekte Bursa’da yaşayacak çocuklarımıza yaşanabilir bir BURSA BIRAKALIM HA? NE DERSİNİZ?