Adam İkna Etti Beyler!

Aslında, başlıktaki ifade bir ölçüde de olsa tarafsız bir gazeteci sayılabilecek olan Cüneyt Özdemir’e ait.

Bu sözü, Cumhurbaşkanımızın, Rusya devlet başkanı Putin’i arayarak, ‘tahıl koridoru’ anlaşmasına geri dönmeye ikna etmesinin ardından söyledi.

Malum, Putin, geçen hafta ‘tahıl koridoru’ diye bildiğimiz ‘İstanbul Anlaşmasını’ askıya aldığını ilan etmiş, bunun üzerine dünya piyasalarında özellikle buğdayın fiyatı 6 dolardan fazla artmış, bunun ötesinde de ‘kıtlık’ endişesiyle ciddi bir panik yaşanmıştı.

Herkes ağzını açmış seyrederken, özellikle de mazlum Afrika halklarının bu gelişmeden göreceği azami zararı hesaba katan ve gerçek bir digergamlık örneği sergileyen Erdoğan, şu ana kadarki kişisel ilişkilerini de kullanarak Putin’i bu karardan vaz geçirdi.

Zaten Putin de anlaşmaya geri döndüğünü belirten açıklamada bu hususun altını özenle çizdi.

“Rusya Savunma Bakanlığı, Türk tarafından, Ukrayna'nın söz konusu garantileri verdiği bilgisini aldı. Bu bağlamda, ben de anlaşma kapsamındaki çalışmalarımıza devam etme talimatı verdim. Rusya, Ukrayna tarafından verilen garantilerin ihlal edilmesi durumunda anlaşmadan çekilme hakkını kendisinde saklı tutuyor.”

Bu açıklama ile Putin, Ukrayna’nın sözünde durduğu müddetçe bu anlaşmaya uyacağını, aksi durumda ise çekileceğini özellikle vurgulama ihtiyacı duymuş.

İşin en ilginç tarafı ise şu…

Putin; “Rusya, Ukrayna’dan Türkiye’ye tahıl tedarikini, Erdoğan’ın yoksul ülkeler için verdiği çaba nedeniyle gelecekte de engellenmeyecek”

Bu şu anlama geliyor.

Anlaşma bir şekilde bozulsa bile yoksul ülkelere yönelik tahıl tedariki devam edecek.

Bunun sebebi de, açıkça ifade edildiği üzre Erdoğan’ın mazlum halklarla ilgili hassasiyeti ve bu hassasiyet sonucu gösterdiği gayret!..

Açık söylemek gerekirse, hayatı İslâmî değerler üzerinden anlamlandıran birisi olarak göğsüm kabardı.

Mazlumlara hamilik yapan bir lidere sahip olmanın sağladığı bir ayrıcalık bu…

Başta BM, Amerika ve AB ülkeleri olmak üzere tüm dünya Türkiye’ye yani Erdoğan’a teşekkürlerini sunarken, ülkemizdeki kimi nadanlar hâlâ meselenin ucuz tarafgirlik tarafında debeleniyorlardı.

Öyle ki, kimisi cehaletinin ve nefretten çürümüş kalbinin vesile olduğu nobranlıkla, “tahıl ithal’ ettiğimizi sanarak, “bununla övünmek değil, utanmak lazım” diyecek kadar sefilleşti!

Siz istediğiniz kadar Türkiye’nin tahıl ithal etmediğini bu anlaşmanın garantörü olan Erdoğan’ın kişisel çabası sonunda tüm dünyaya ve özellikle de yoksul halklara gıda akışının sağlanacağını anlata durun, boş.

Nato kafa nato mermer!

Allah bunları ıslah etsin diyeceğim ama kalpleri çürümüş olduğu için bir karşılığının olacağını hiç sanmıyorum.

Erdoğan, Rusya’nın bu anlaşmaya geri dönmesini sağlayarak sadece tahıl sorununu çözmekle kalmamış, aynı zamanda dünya piyasalarının bir krize girmesini de engellemiştir.

Evet, ‘adam ikna etti’ ve Türkiye bir kez daha mazlumların duasını aldı.

Dünya liderliği adına bu harikulade gelişmeyi es geçip hâlâ üç-beş kuruşluk maddi değerlerle düşüp kalkanlar için bir şey söylemeye gerek yok zannımca.

Düştükleri çukurda debelenip dursunlar!