SON DAKİKA
Hava Durumu

Çanakkale Köprüsü ve Dâhili Bedhahlar

Yazının Giriş Tarihi: 21.03.2022 00:12
Yazının Güncellenme Tarihi: 21.03.2022 09:38

Bu kadar olabileceğine ihtimal vermiyordum doğrusu…

Sözde muhalif geçinen dâhili bedhahlardan (içerideki kötü yürekliler/kötücüller) söz ediyorum.

Muhteşem köprünün açılışı için; “en fazla görmezden gelirler, herhalde ki, böylesine muhteşem bir eserin aleyhinde de atıp tutmazlar” diye düşünmüştüm ki, başta sosyal medya olmak üzere tüm medya organlarında aleyhte saldırıya geçtiklerine tanık oldum.

Bir kimsenin, böylesine olumsuz bir psikolojiye sahip olabilmesi için yüreğinin, kötülükten kararmış olması lazım.

Zerre kadar insaf ve izan taşımıyor olması lazım!

Hepsinden öte ülkesine amansızca düşman olması lazım!

Ne yazık ki, bizdeki sözde muhalefette hepsi var.

“Hazineyi soydular” suçlamasından tutun da en basit ayrıntıdaki olumsuz projeksiyonlara kadar ne ararsanız var.

Akıllara zarar bir durumla karşı karşıyayız.

Bir, Kore başbakanının Türkiye’yi anlatışına bakın bir de bunların yaklaşımına…

Çoğu kere, “bunlar gâvurdan da beter” derken abartmadığımı bir kez daha müşahede ettim.

Hakikaten bunlar gâvurdan da beter!

Şimdi size birkaç rakam vereceğim…

“Matematikten daha kesin bir bilim yoktur” gerçeği ışığında bakın bu rakamlara…

Bunları neden “dâhili bedhah” diye nitelediğimi tüm çarpıcılığı ile bir kez daha göreceksiniz eminim.

Öncelikle geçiş ücretiyle başlayalım.

6 dakikada geçilecek yol için verilecek ücret 200 TL

Mevcut durumda feribotla 50 dakikalık yolculuk için ödenen miktar 107 TL

Buna, feribot sırası beklemeyi de eklemeyi unutmayın ama…

(Ben bir kez gitmiştim, yaklaşık bir buçuk saat bekledik…)

Kaldı ki, parayı fazla bulanlar için feribot alternatifi hâlâ geçerli…

Bu köprü yaklaşık 3 milyar Euro’ya mal oldu.

Bunun tamamı yüklenici firmalar tarafından karşılandı. Yani devletin cebinden tek kör 1 kuruş bile çıkmadı.

10 yıl boyunca ekonomiye yapacağı katkının, asgari 5, 63 milyar Euro olarak gerçekleşeceği tahmin ediliyor.

Hepsinden ilginci bu köprü, sadece 12 yıl sonra devletin uhdesine geçiyor.

Şimdi gelelim “geçiş garantisi” hikâyesine…

Malum, devlet “yap-işlet-devret” modelinin gereği olarak yüklenici firmalara belli bir garanti veriyor.

Bu köprü için verilen günlük garanti Araç başı 15 Euro (Şu anki, hesaba göre 245 TL civarı).

Bu, günlük taahhüdün 675 bin Euro olduğu anlamına geliyor.

675 bin Euro’yu yılın 365 günü ile çarparsak, önümüze 246 milyon 375 bin Euro rakamı çıkar.

Bunu da 12 yıl ile çarparsak toplam sonuç, 2 milyar 956 milyon 500 bin Euro eder.

Yani, şu anki yaklaşık maliyete eşit düşer.

Bu hesaba göre köprüden hiç araç geçmezse yani sıfır çekerse devlet, dünyanın en uzun asma köprüsü unvanını alan bu muhteşem köprüyü sıfır faizle 12 yıl taksite satın almış olur.

Bakınız sıfır araçtan söz ediyorum.

Köprüden minimum 15 bin araç geçtiğinde 3 milyar Euro’luk köprü 2 milyara, 30 bin araç geçtiğinde 1 milyar Euro’ya gelmiş oluyor.

Daha fazlası bedavaya geldiği anlamı taşır…

Şimdi bunun neresi hazineyi soymak?!

Hazineden tek kuruş çıkmadığı halde, hazinenin soyulması suçlaması, hangi aklın, hangi vicdanın ve hangi namus anlayışının neticesidir Allah aşkına!?

Dünyadaki süper güçlerin parmaklarını ısırdığı böylesine muhteşem bir eser, üstelik sözleşmedekinden 1 buçuk yıl önce yapılıp hizmete sunuluyor ve fakat görünen manzara bu!

Bunlar için ne desek azdır ve hangi sıfatla tanımlasak eksik kalır.

Böylesine hainler…

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.