SON DAKİKA
Hava Durumu

CHP MİLİTANLIĞIN KİTABINI YAZMIŞTIR!

Yazının Giriş Tarihi: 01.02.2021 09:21
Yazının Güncellenme Tarihi: 01.02.2021 09:21

CHP’liler, başta Genel Başkanları Kılıçdaroğlu olmak üzere sosyolojik bir deney gerçekleştirmeye çalışıyor gibiler…

Toplumun sinir uçlarına dokunarak, gerilim üreterek, bununla yetinmeyip gerilimi tırmandırarak ve yaraları kaşıyarak, bile isteye, ülkede kaos çıksın diye ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar. 

Bu provokatif teşebbüslerden birisi hiç şüphesiz “militan” suçlamasında anlamını bulan menfur çaba…

Malumunuz, önceki yazılarımdan birinde bu hususa temas etmiş, bunun tehlikeli bir girişim olduğuna dikkat çekmiştim. O günden bu yanan CHP’liler, hız kesmeden ve hatta dozajı arttırarak bu söylemleri gündemde tutmaya devam ettiler.  

Önce eski milletvekili Berhan Şimşek çıktı ortaya…

Katıldığı bir televizyon programında, “militan” suçlamasıyla bütün vali, kaymakam ve yargıçları hedef aldı işbu aktör eskisi…

İçişleri bakanlığı bu provokatif sözlerin ardından suç duyurusunda bulundu.

Aslında ondan daha önce CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, TBMM'deki basın toplantısında; “artık rektöründen başçavuşuna uzman çavuşuna kadar herkes AK Parti militanı” diyerek bir anlamda CHP’nin izleyeceği yeni stratejinin (?) ipuçlarını vermişti.

Berhan Şimşek’in büyük tepki toplayan ve hatta infiale neden olan sözlerinin dumanı henüz üzerindeyken bu kez Kılıçdaroğlu sahne aldı ve yapılan bu menfur suçlamayı olduğu gibi devam ettirmenin ötesinde bir adım öteye taşıdı.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin Meclis grup toplantısında Yargıtay üyeleri ile vali ve kaymakamları 'hepiniz militansınız' diye itham ederek, ülkeyi kaosa sürükleme operasyonundan geri adım atmayacaklarını gösterdi adeta.

Konu şimdilik İçişleri Bakanlığı ile bazı vali ve kaymakamların yaptıkları suç duyurusu ile “hukuki” mahiyet kazanmış durumda. Biz hadisenin bu tarafında girmeden meseleyi başka bir açıdan ele alalım dilerseniz.

Kılıçdaroğlu ve CHP’liler neden ısrarla bu suçlamayı yapıyorlar ve neden bu konuyu hassaten gündemde tutmaya çalışıyorlar dersiniz?

Bunun birkaç nedeni var bence.

Birincisi, Türkiye’de kaotik bir durum varmış algısı oluşturarak, hükumeti yıpratma çabası olarak önümüze çıkıyor.

İkincisi, CHP içerisindeki taciz ve tecavüz şayialarının ayyuka çıktığı bu günlerde, bu türden yapay tartışmalarla anılan parti içi krizi gündem dışına itme gayretleridir diyebiliriz rahatlıkla.

Üçüncü bir şık daha var ki, onu yapacağımız kısa bir değerlendirmenin ardından nazarlarınıza sunacağım.

Bilindiği üzere Türkiye’de 1923’ten 1961’e kadar partili Cumhurbaşkanlığı söz konusu idi.

Mustafa Kemal’le başlayan İsmet İnönü ve Celal Bayar’la devam eden bu sistemde Cumhurbaşkanlarının hepsi partiliydi.

CHP’nin iktidar olduğu 1923-1950 yılları arasında sadece Cumhurbaşkanları partili değil, valiler de partiliydi.

Evet, tek parti diktası döneminde bütün valiler, aynı zamanda CHP’nin il başkanıydı.

Bugünkü CHP yönetiminin gözlerden kaçırdığı bu gerçek, aslında bir suç bastırma olgusunun da ta kendisidir!

Aşağıda fotoğrafı konulan belgelerde de açıkça görüleceği üzere valiler, CHP’nin il başkanları olarak genel merkezden aldıkları talimatı harfiyen uygulayan görevliler konumundadır.

Peki, geçmişinde bu denli partizanca davranmış, memleketi bütünüyle bu anlayışla yönetmiş bir partinin, bütün bunlar hiç olmamış gibi davranmasını nasıl anlamlandıracağız?

Daha düne kadar valileri partinin kadrolu elemanı gibi istihdam edenler, bugün devletin memuru konumunda olan valilere “militan” suçlamasını hangi yüzle yapmaktadırlar?

Sahi bundan dolayı hiç mi utanmamaktadırlar?

Evveliyatında “militanlığın kitabını yazmış” bir parti, kendi geçmişiyle bu denli mütenakız bir pozisyona nasıl düşer?

Eğer bir militanlıktan söz edeceksek eğer bu kesinlikle CHP dönemindeki valiler için geçerlidir ve bunun ispati da aşağıdaki belgelerdir.

Bu yüz karası durumu kanıtlayan belgelere bir göz atınız lütfen.

Buyurunuz…

 

 

 

 

 

Şimdi, ortada böylesine somut bir gerçek dururken CHP’nin ve Genel Başkanının bu saldırganlığını, ülkeyi kaosa sürüklemekle nitelememizin neresi yanlış, söyler misiniz?

İşte tam bu noktada biraz yukarıdaki değerlendirmemizde bahsini ettiğimiz üçüncü şıkka değinmek isterim.

Evet, bu üçüncü şık muvacehesinde, kanaatim odur ki, Kılıçdaroğlu bilinçli olarak bu söylemi gündemde tutmaya çalışmaktadır.

Birilerinin geçmişi önüne koyacağını bilen Bay Kılıçdaroğlu, aslında CHP’nin geçmişini ve hatta birinci ve ikinci Cumhurbaşkanlarını tartışma konusu yapmak istemektedir!

Amaç, bir anlamda CHP’nin geçmişiyle hesaplaşmaktır.

Bunun Kılıçdaroğlu’nun “Dersimli” olmasıyla bir alakası var mıdır, bilmiyorum doğrusu ama ortada bu hesaplaşma iradesinin bulunduğu çok açıktır…

Yoksa aklı başında hiç kimse, geçmişinde yaşanmış böylesine tartışmalı bir hadiseyi gündeme taşımaz!

Bırakın taşımayı, bunu gündem yapmak isteyenlere elinden geldiğince engel olur.

İşte böyle ilginç bir partiyle ve ilginç ötesi bir Genel Başkanla karşı karşıyayız…

 

 

 

............

Haberin Doğrusu En Güncel Haber

Haberin Doğrusu, Bursa haber, Bursa son dakika, Doğru haber, Son dakika, Bursa iş dünyası, Bursaspor, Bursa hava durumu, Bursa nöbetçi eczaneler, Bursa ekonomi haberi, Bursa kapalıçarşı, Bursa trafik durumu

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.