SON DAKİKA
Hava Durumu

“HER GÜN AŞURA, HER YER KERBELA”

Yazının Giriş Tarihi: 18.08.2021 09:44
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.08.2021 09:44

Bugün 10 Muharrem, diğer bir deyişle Aşure günü.

Başka bir açıdan bakıldığında da ‘Facia-ı Kerbela’…

 

Malum, bendeniz, mümkün olduğunca bizim değerler dünyamızda anlamı olan, özellikle hafızalarda muhafaza edilmesi gereken tarihi hadislerin sene-i devriyelerinde bunları hatırlatmak sadedinde yazılar kaleme alırım.

10 gün önce ‘Hicri Yıl’ münasebetiyle yazmıştım, şimdi ise 10 Muharrem vesilesiyle yani hususi olarak Kerbela faciasına dair yazıyorum.

 

Bu bahsi, Ahmet Cevdet Paşa’nın, ‘Kısas-ı Enbiyâ ve Tevârih-i Hülefâ’ isimli eserinden tetkik ederken, melun bir okun Hazret-i Hüseyin’in ağzına saplandığını anlatan bölümü okuduğumda, benzer bir acıyı kalbimde hissetmiştim.

Daha sonraları, Taftazani’nin, ‘Şerhu’l Akaid’te Yazit’e lanetin tecviziyle ilgili meydan okumasını gördüğümde, o acı kısmen hafiflemişti

 

Bu dinin peygamberinin, "Hüseyin bendendir, ben de Hüseyin’denim” diye buyurarak ne denli mühim bir şahsiyet olduğu vurgulanan Hz. Hüseyin’in, tarihin tanık olduğu en zalim öznelerden birisi tarafından, yürekleri yangın yerine çeviren bir zulümle katledildiği hadisedir ‘Kerbela’ faciası…

 

Bu olay, iktidar savaşının insanı, nasıl gözü dönmüş bir hayduda çevirebileceğini kanıtlayan çok önemli bir gösterge…

Düşünsenize, yönetimi zorla ve çeşitli entrikalarla ele geçiren bir asi, iktidarın yasal varisini, az sayıdaki arkadaşlarıyla birlikte suya uzak bir mıntıkada kuşatıyor…

Susuz bölgenin adı ‘Kerbela’

Kuşatılan zat, Peygamberin, ‘Cennet gençlerinin efendisi’ diye tanımladığı ciğerparesi ve torunu Hz. Hüseyin…

Kuşatanlar, Hz. Ali’nin yasal iktidarını deviren asilerin devamcısı olan zalimler…

Asilerin lideri, adı kültürümüze bir nevi hakaret olarak geçen ‘Yezit’in ta kendisi!

 

Ölüm ve zulüm, susuzluk suretinde çıkmıştı Hüseyin’in karşısına…

Oysa yüzlerce mektup yazarak ve adeta yalvararak gelmesini istemişlerdi, kendisini desteklediklerini iddia eden Kûfeliler…

İlk önce onlar kaçtı hayâsızca…

Yani zulüm, önce ihanet suretinde vücut bulmuştu.

 

Sonuçta bir avuç yoldaşı, henüz bir bebek olan oğlu Ali Asgar da dâhil olmak üzere, hunharca katledilmişti.

Meydanda tek başınaydı…

Bütün bu zulümlere gözleriyle tanık olmuş, yüreği dağlanıyordu.

Buna bir de susuzluk eklenmişti. 

Gayri ihtiyari suyun bulunduğu bölgeye doğru hamle yaptı…

İşte o anda, adeta çakal sürüsünü andıran katiller topluluğu da, öldürücü darbeleri indirivermişlerdi.

 

Kerbela meydanından uğursuz bir uğultu yükseldi…

‘Hüseyin şehit oldu!’

 

Şu bir gerçek…

 

Bu zulmü mahkûm edemediğimiz içindir ki, zalimler, dünyanın her yerinde kol geziyor.

Bu yüzden, menfaat savaşları hiçbir ahlâkî kaygı taşımadan biteviye cereyan edip duruyor.

Ve elbette ki, ibret alınmadığı için tarih, ha bire tekerrür etmede… 

 

Lanet olsun, peygamberin ciğerparesini acımasızca ölüme yollayanlara…

 

 

Aylardan Muharrem,

Günlerden Aşura,

Bakınca şöyle bir yaşananlara,

Görünen tek şey var;

‘Her gün aşura, her yer Kerbela!’…   

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Haberin Doğrusu En Güncel Haber

 

Haberin Doğrusu, Bursa haber, Bursa son dakika, Doğru haber, Son dakika, Bursa iş dünyası, Bursaspor, Bursa hava durumu, Bursa nöbetçi eczaneler, Bursa ekonomi haberi, Bursa kapalıçarşı, Bursa trafik durumu

 

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.