SON DAKİKA
Hava Durumu

İmamoğlu Kur’an’a Savaş Açtı!

Yazının Giriş Tarihi: 22.12.2020 09:07
Yazının Güncellenme Tarihi: 22.12.2020 09:07

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu boyundan büyük işlere kalkışıyor.

Belediye hizmetlerindeki başarısızlığı yahut iş bilmezliğine dair değil bu eleştiri.

Hani nasıl denir, onu İstanbullular düşünsün.

Bir tercihte bulundular ve karşılaştıkları sonuç bu!

Memnun değillerse eğer 3 yıl daha sineye çekecekler bu durumu.

Efendim sadede gelelim biz.

İmamoğlu ne yaptı da başından büyük bir işin altına imza atmış oldu?

Anlatalım öyle ise…

17 Aralık Mevlana’nın ölüm yıldönümü malum.

Kendisi bunu ‘vuslat’ yani Allah’a kavuşma saydığı için ‘Şeb-i Arus’ diye isimlendirilir.

Yüzyıllardan beridir de bu tarihte ‘vuslat ayinleri’ tertip edilir.

Bu ayinler adı üzerinde, ibadet formunda gerçekleştirilen zikirlerdir.

Kendine has ritüelleri vardır ve kimsenin aklına bugüne kadar bunu değiştirmek gelmemiştir.

Öyle ki, ezanın Türkçeleştirildiği istibdat dönemlerinde bile kimse bunun tersini düşünmedi.

Ne zaman ki, yıl oldu 2020, İstanbul’un Belediye başkanı bu deformasyon faaliyetine teşebbüs etmekle kalmadı resmen gerçekleştirdi.

Aslında, kimse pek umursamamış görünüyordu bu gelişmeyi. Zira özellikle İslâmî diye isimlendirilen çevrelerden bir itiraz sesi yükselmemişti.

Bu sessizliğin ana nedeni bence, kimsenin İBB’nin programını izlememiş olması…

Bu, itiraz eden kimse yoktu anlamında değil elbette.

Nitekim ünlü tarihçi Murat Bardakçı, bir gün sonraki yazsında bu hususa değindi ve tabir yerindeyse İmamoğlu’nu yerden yere vurdu.

Açık söylemek gerekirse bendeniz de bu yazıdan sonra haberdar oldum İmamoğlu’nun bu meş’um ve haddini aşan etkinliğinden.

Hadiseyi kısaca özetleyelim dilerseniz.

Yukarıda dedik, ‘Şeb-i Arus’ ayinleri Konya merkezli olmakla beraber başka yerlerde de gerçekleştirilmiştir ama bu hep, kendi ‘zikir’ formunda cereyan etmişti.

İşte bu geçtiğimiz 17 Aralık İmamoğlu’nun İBB’si bu zikri zikir olmaktan çıkarıp gösteriye dönüştürdü.

Öyle sadece gösteri de değil. ..Bütün asli formunu bir kenara bırakı, kelimenin tam anlamıyla deformasyon diyebileceğim bir yola tevessül etti.

Sözde ayin, gerçekte gösteri, kadınlı erkekli (?) sözde semazenlerin icra ettiği ‘şov’dan sonra Itri’nin muhteşem ve dünyaca bilinen tekbiri Türkçe seslendirildi.

Bununla bitiğini sanıyorsanız yanılıyorsunuz!

Asli forma göre zikir Kur’an tilavetiyle nihayete erer. Bu deformasyon faaliyetinde de bu sıraya yine sözde riayet edildi ve Kur’an (?) kıraati yapıldı.

Nasıl mı?

Sıkı durun!

Tıpkı tekbirde olduğu gibi tamamen Türkçe!

1930'lu yılların istibdat döneminde bile tevessül edilmemiş bir deformasyon faaliyetine İBB, taammüden teşebbüs etti ve gerçekleştirdi!

Açık söylüyorum!

Bu, bir haddini aşmanın, ötesinde büyük bir terbiyesizliktir!

Bu, açıkça Kur’an’a savaş açmaktır!

Yahu, siz kim oluyorsunuz da bir ‘ibadeti’ asli formundan uzaklaştırıp kafanıza göre yeni bir form üretiyor, üretmekle de kalmayıp icra edebiliyorsunuz?!

Sizin hiç utanmanız, sıkılmanız yok mudur?

Bu nasıl bir had bilmezliktir?!

Belediyeciliğiniz rezalet, tamam bunu umursamıyorsunuz, bizi ilgilendirmez ama böyle bir durum bizi ve bu konuya hassasiyet gösteren herkesi ilgilendirir!

Allah sizi bildiği gibi yapsın emi!

Bu, gerçekten esef verici hadisenin bir başka tarafı daha var kuşkusuz!

Sırf Tayyip Erdoğan’dan intikam alabilmek için gidip bu herife ve partisine alenen destek veren sözde muhafazakârların, sözde İslâmî referanslı partinin ve hatta sözde İslâmî camianın payına düşen vebal…

Bu müessif gelişmenin birinci dereceden suçlusu, bana göre bunlardır.

Bu açıdan bakıldığında, aklını ve değer yargılarını bir kenara koyup ilkel bir intikamcılık peşinde koşan bu kinci kitleye az bile.

Allah, bunları da bildiği gibi yapsın!

Sonuç olarak şunu rahatlıkla ifade edebiliriz.

Belediye gibi sadece ‘hizmet’ odaklı bir müessesenin başına geçtiğinde otomatikman partisinin (CHP) genetik kodlarına geri dönüş yapan bu anlayış, sahici anlamda iktidara gelirse, neler yapar neler, varın siz düşünün gerisini.

Bunlar asla ıslah olmazlar!

Bunlar asla iddialarından geri de dönmezler!

Eğer bir gün iktidarı ele geçirirlerse, kundaktaki bebeğe bile zulmederler bunlar, hiç kuşkunuz olmasın!

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.