SON DAKİKA
Hava Durumu

KILIÇDAROĞLU CANLI BOMBA OLUR MU?

Yazının Giriş Tarihi: 25.10.2021 00:19
Yazının Güncellenme Tarihi: 25.10.2021 00:19

CHP’nin başına geçirilişi dâhil siyasi hayatı baştan sona entrikalarla ve sansasyonlarla dolu Kılıçdaroğlu’nun…

Deniz Baykal’ın maruz kaldığı iğrenç operasyonun akabinde, genel başkanlık için ismi geçenlerden biriydi malumunuz.

Kendisine uzatılan mikrofona; “asla genel başkanlık düşüncesi olmadığını” söylemiş ardından 2 gün sonra adaylığını açıklamıştı.

Kuşkusuz ki, Kılıçdaroğlu en başından beri bir projeydi.

Bu konuya dair zamanında ciddi iddialar gündeme geldi. Bursa Eski milletvekili Onur Öymen’in anılan hususla ilgili anlattıkları, hafızalarda tazeliğini korumuyor olsa bile meseleyle ilgilenenlerin hatırında…

Amerika, o günlerde “F Tipi” diye anılan ihanet örgütü üzerinden malum operasyonu gerçekleştirmiş ve sonuç almıştı.

Zaten çok geçemeden sökün eden 17/25 Aralık sözde hukuk darbesi süreci yaşanmaya başladığında bu husus bütün yönleriyle tezahür etmeye başladı.

Kılıçdaroğlu FETÖ tarafından üretilen kasetleri ve manipülatif bilgileri (?) meclis kürsüsünden, anayasayı çiğnemek ve suç işlemek pahasına okumaya başladığı gün belli olmuştu neye hizmet için o makama getirildiği…

Yalan yanlış bilgileri, bıkmadan usanmadan kamuoyunun üzerine boca ederken, Amerika’nın gösterdiği hedefe yani Tayyip Erdoğan’ı indirme amacına hizmet ettiğinin gayet iyi farkındaydı elbette.

15 Temmuz darbe girişimine kadar böyle devam etti.

Ardından darbe gecesi, daha önce “üzerine çıkarım” diye söz verdiği tankların arasından süzülerek FETÖ kontrolünde güvenli bir eve gidip şerefli halkın Amerika’yı ve uşaklarını nasıl nakavt ettiğini izledi…

Bütün bu gelişmelerde FETÖ ve PKK başta olmak üzere fondaş-candaş medya, CHP’nin arka bahçesi konumundaki STK’lar, beynelmilel sermayenin Türkiye’deki uzantıları ve sosyal medya trolleri tarafından mütemadiyen kollanan ve desteklenen işbu özne, bütün bu süreçlerde kendisine emredilen ne varsa harfiyen yerine getirdi.

Aklı başında, bırakın zeki olmayı, ortalama zekâya sahip hiçbir insan, kişiliğinin sıfıra indirilmesine ve adeta kukla denebilecek bir konuma getirilmesine rıza göstermezdi zira…

Bu yazıyı hazırlarken ara başlıklardan birisi Kılıçdaroğlu tarafından dile getirilmiş yalanlardı.

Ulaştığım malzeme o kadar çoktu ki, sadece birkaç yazıyı bu hususa ayırmam gerektiğini gördüm.

Yalan, Kılıçdaroğlu için, su içmek, yemek yemek gibi gündelik rutin hadiselerden birisi.

Gözünü kırpmadan yalan atabiliyor, bugün söylediğini ertesi gün nakzedebiliyor…

Böylesine adanmış ve emre amade birisi anlayacağınız…

Büyük birçoğundan tazminat cezası alan Kılıçdaroğlu yalanlarını, eski pehlivan tefrikaları gibi periyodik aralıklarla tefrika etsek, hatırı sayılır bir hacme ulaşırız desek, abartmış olmayız, o derece yani…

Bu, yalan dolan, entrika ve sansasyon tarzı Kılıçdaroğlu’nu sistematik olarak bir noktaya taşıyor kuşkusuz. Zira yalanlanan, tekzip edilen onca iddiaya rağmen bu öznenin, hiçbir şekilde utanmıyor, yüzü kızarmıyor ve asla geri adım atıyor olmasının asıl sebebi, bu sistematik davranış şekli…

Öyle ki, her seferinde çıtayı biraz daha yukarı koyuyor ve her seferinde yenilir yutulur olmayan şeyleri birbiri ardına sıralıyor olması da bu maksada matuftur.

Kılıçdaroğlu, son bir ayda başka bir seviyeye geçti.

Anlaşılan emir çok sertti ve o da bu setliğe paralel bir biçimde şimdiye kadar kanıksanan yalan dolan tarzının çok ötesinde ve tehlikeli bir konumun içerisinde buldu kendini.

İlk tehlikeli girişim 8 Ekim 2021 tarihli konuşmasında kendisini gösterdi.

“Siyasi cinayetler işleneceğine” dair ortaya attığı iddia bir iddia olmaktan öte resmen ve alenen bir fitne girişimiydi.

Türkiye’yi kaos içerisine çekme girişiminin ta kendisi diyebiliriz rahatlıkla.

Hiçbir şekilde başta ABD olmak üzere batılı güç odaklarına boyun eğmeyen Tayyip Erdoğan’a “içeriden bir fitne üretileceği” tehdidi yapılıyordu Kılıçdaroğlu’nun ağzından.

Yukarıda kendisi için “kişiliğini sıfıra indirgemiş ve adeta kukla konumuna gelmiş” değerlendirmesi yaparken bu gelişmeler nedeniyle anılan tespiti yaptım kuşkusuz.

Ülkesini seven hiçbir vatansever böylesine tehlikeli ve fitne üretecek bir yaklaşım serdetmez ve bu düşüklüğe asla tenezzül etmez değil mi?

Oysa bu, Kılıçdaroğlu için çok sıradan ve normal bir durum maalesef.

Nitekim, bu fitne yaklaşımının dumanı henüz tüterken bu kez, bürokratları ve memurları tehdit eden açıklamalarıyla gündeme oturdu bay Kılıçdaroğlu…

Eli yükseltmiş, çıtayı biraz daha yukarıya koymuştu anlaşılan…

“Tehdit dili” husus tartışılırken, herkes meseleyi izah edip “yanlış anlaşıldı” demesini beklerken o, “evet tehdit ettim” dediği gibi 18 Ekim tarihine vurgu yaparak tehdidini bir üst noktaya taşıdı.

Bu tarihin neden seçildiği birkaç gün sonra kendiliğinden belli oldu.

Kılıçdaroğlu’nun (ve tabii ki diğer amansız muhaliflerin) patronu Joe Biden’in emrindeki işbirlikçilere destek verdiğinde anladık neden 18 Ekim tarihinin seçildiğini…

Evet, başını ABD’nin çektiği 10 ülkenin büyükelçisi, Osman Kavala gerekçesiyle Türkiye devletine meydan okuyan bir açıklama yaptı!

Tüy dikmişlerdi resmen.

Her şey o kadar açık, o kadar görünür bir durumda ki, özel olarak analiz yapmak bile gerekmez.

Tam bu noktada, Erdoğan’ın, resti “Persona non grata” (Büyükelçilerin ‘istenmeyen adam’ ilan edilmesi) ile görmesi üzerine Amerika’nın Yunanistan’a silah ve asker yığınağı yaptığını hatırlatmakta fayda var sanırım.

Zira Kılıçdaroğlu’nun büyükelçileri savunmanın ötesinde Yunanistan’ı destekleyip hatta bununla da yetinmeyip işbirliği yapabileceğinden zerre kadar şüphem yoktur. Yazıma serlevha ettiğim sorunun sebebi de budur zaten.

Evet, önümüzdeki süreçlerde Amerika’nın, FETÖ ve HDP/PKK üzerinden yollayacağı emirleri gerçekleştirebilmek için bu öznenin “canlı bomba” bile olabileceğinden ciddi şekilde endişe ediyorum.

Çünkü Kılıçdaroğlu için sınır yoktur ve aldığı emirleri gözünü kırpmadan yerine getirecek denli “adanmış” bir militandır.

Emrederlerse canlı bomba da olur!..

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Haberin Doğrusu En Güncel Haber

 

Haberin Doğrusu, Bursa haber, Bursa son dakika, Doğru haber, Son dakika, Bursa iş dünyası, Bursaspor, Bursa hava durumu, Bursa nöbetçi eczaneler, Bursa ekonomi haberi, Bursa kapalıçarşı, Bursa trafik durumu

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.