KILIÇDAROĞLU VE İĞFAL EDİLEN TERTEMİZ HELALLEŞME MEFHUMU

CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu sosyal medya hesabından yaptığı bir açıklama ile “helalleşme yolculuğuna” çıkacağını söyledi.

Doğrusu insanı gülümseten bir haber…

Aslında bilmesek, tanımasak kim olduğunu, takdir edilecek hatta övülecek bir teşebbüs…

Lakin bildiğimiz tanıdığımız birisi Bay Kılıçdaroğlu

İşin içerisinde bir hesabın olduğundan ve “içten pazarlıklı” bir yaklaşımdan kuşku duymamak elde değil.

Zira Bay Kılıçdaroğlu, birbiriyle mütenakız, biri diğerini yalanlayan o kadar çok söze ve fiile imza attı ki, bu sözüne durup şöyle bir bakmadan geçemiyoruz.

Şunu en başından ifade edeyim.

Normal şartlarda böyle bir yaklaşım, samimi olduğu ölçüde değerlidir, kıymetlidir ama bahse konu Kılıçdaroğlu olunca normal şartlar anormal şartlara inkılab ediyor.

Peki, elimizde bir “samimiyet metre mi var?” ki, böyle kuşkucu bir tavır sergiliyoruz.

Doğrusunu isterseniz var.

Belki adına “samimiyet metre” denmez ama söylenenleri ve yapılanları mukayese yöntemi çok önemli ölçüde fikir edinebilmemizi sağlar.

Neler mi bu mütenakız olduğunu düşündüğümüz söylemler ve icraatlar?

Aklımıza gelenleri sayalım dilerseniz.

Başa, şu sıralar (tabirimi mazur görün) kafalamaya çalıştığı başörtülüler ile ilgili yaklaşımını koymak isterim.

Bir televizyon programında başörtüsüne şiddetle karşı çıktığını söylerken ileri sürdüğü argüman da “bir metrekarelik bez parçası”  şeklinde idi. Hatta üniversitede ve hele hele de kamuda asla kullanılamayacağına, buna müsaade etmeyeceklerine dair esaslı (!) bir söyleme sahipti.

Şimdi, “biz karışmayız” demesine nasıl inanacağız?

Hele de meclisten 411 milletvekilinin onayıyla geçen anayasa değişikliğinin iptali için AYM kapısında elinde dilekçeyle koşuşturan halini gördükten sonra hangi sözüne inanacağız?

Alın size samimiyet metre…

Bu Bay değil miydi, 15 Temmuz gecesi güvenli bir evde ve televizyon başında kahvesini yudumlarken naklen darbe girişimi seyrettikten sonra, darbeyi tel’in mitingine katılıp ardından “15 Temmuz tiyatroydu” diyen?

FETÖ’nün eline tutuşturduğu üretilmiş tapeleri meclis kürsüsünde okuyup anayasayı ihlal eden kimdi sahi?

Zamanın başbakanı Tayyip Erdoğan meclis kürsüsünde geçmişte devletin yaptığı yanlışlıklara dikkat çekip “özür dilerken” gıkını çıkarmadan izleyen kişi değil miydi bu zat?

FETÖ’cü alçaklarla görüşüp, “FETÖ’nün bürokrasideki uzantılarını ve hatta milletvekili ve bakanların isimlerini açıklayacağını söyledikten sonra bu sözünü yutan ve asla konuşmayan ve bunların kim olduklarına dair soruları, “bilmiyorum, maskeliydiler” deyip yalanla savuşturan kişiye mi inanacağız?

Başta Ensar vakfı olmak üzere İslâmî kimliği ile öne çıkmış kurum ve şahsiyetlere yönelik karakter suikastları ile işlediği cinayetleri nereye koyacağız?

Asılsız iddialarla hırsızlık ve yolsuzluk şayiası kopartıp mahkemelere tek bir adet vesika sunmayarak yalancılıktan hüküm giyen bu şahsın “helalleşme” söyleminin neresinden tutacağız peki?

Yine “siyasi suikastlar” fitnesini çıkardıktan sonra savcıların “gel, bildiklerini anlat” demesini müteakip kıvıran ve asla belge göstermeyen bu herifi ciddiye mi almalıyız?

Ülkesini gâvurlara şikâyet edip, bununla da yetinemeyerek yabancı yatırımcılara hitaben “Türkiye güvenilir bir ülke değildir, yatırım için gelmeyin” diyen kişi, kimlerden helallik alacak acaba?

Uydurduğu yalan ve iftiralar neticesinde piyasaları manipüle eden ve bu yolla milyarlarca lira haksız kazanç elde edilmesine vesile olan bu Bay, zarar verdiği devlet hazinesinden ve bu milletin her ferdinden helallik alabilecek mi dersiniz?

Gençleri sokağa dökmek için uydurulan “Katarlılar sınavsız Tıp Fakültesine gidecek” yalanını köpürten ve birçok üniversite adayını infiale sevk eden işbu şahıs, ilgili yayın organı attığı yalanı ikrar edip silerken, hiçbir şekilde böyle bir hadise olmamış gibi tezvirata devam eden kişi değil miydi peki?

Moral ve motivasyonlarını alt-üst ettiği bu genç insanlardan da helallik alacak mı?

Sahi, katil Esed’in kucağına göndermek için çırpındığı ve bu amacı için her türlü yalan ve iftirayı atmaktan çekinmediği Suriyelilerden de özür dilemeyi düşünüyor mu?

Ülkemize olumlu anlamda ciddi katkıları olan Katarlılara yönelik nefret söyleminden pişman olup onlardan da helallik ister mi acaba?

Bu böyle uzayıp gider.

İnanın Kılıçdaroğlu’nun samimiyetsizlikleri, tutarsızlıkları ve ülke insanına olan düşmanlıklarını sayıp dökmeye çalışsam, kitap hacminde bir doküman ortaya çıkarmam işten bile olmaz.

Buyurun size “samimiyet metre”, buyurun size Kılıçdaroğlu ve buyurun size yeni bir aldatmaca için iğfal edilen tertemiz” helalleşme” mefhumu… 

Allah bu herifi bildiği gibi yapsın.

Not: Ümmet adına, ülkem adına, milletim adına mazlum ve masum halkların umudu adına ve elbette ki şahsım adına Joe Biden’a asker olan, Amerika’nın ve bilcümle Türkiye düşmanı müstekbir güçlerin taşeronu olmayı sindirebilen bu şahsa, hakkımızı helal etmediğimizin bilinmesini isterim. 

Haberin Doğrusu En Güncel Haber

Haberin Doğrusu, Bursa haber, Bursa son dakika, Doğru haber, Son dakika, Bursa iş dünyası, Bursaspor, Bursa hava durumu, Bursa nöbetçi eczaneler, Bursa ekonomi haberi, Bursa kapalıçarşı, Bursa trafik durumu