SON DAKİKA
Hava Durumu

Kılıçdaroğlu Ya da Stratejik Tezvirat

Yazının Giriş Tarihi: 06.06.2022 00:14
Yazının Güncellenme Tarihi: 06.06.2022 12:14

CHP bir projeydi.

Mütegallibenin, Osmanlı'nın şahsında, bir daha İslâm belasıyla karşılaşmamak için Müslümanları ve dini değerleri içeriden ifsat projesi...

Benzer ifsat projeleri İslam coğrafyasının her yerinde tatbik edildi.

Şüphesiz ki, Hilafet Merkezi olmaklığı hasebiyle en şedit olanı Türkiye'nin payına düştü.

Bu yüzden İslam milletiyle irtibatın kökünden koparılması için Hilafet ilga edildi.

Bu yüzden, tarih boyunca hiçbir şekilde denememiş "bir milletin dilini topyekûn değiştirme" operasyonuna, bu ülke insanı ve değerleri muhatap kaldı.

Bu yüzden, değme müstevlilerin bile işgal ettiği yerlerde tatbikini aklından geçirmediği kılık kıyafet dayatması bu millete reva görüldü.

Bu yüzden, tarihte ilk kez ezan tahrif ve tağyir edildi.

Bu yüzden, 1400 yıllık muhteşem ve muazzam müktesebatın imhası için harf inkılabı yapıldı.

Vesaire vesaire vesaire...

Bütün bu yıkım ve imha operasyonlarının merkezi CHP'ydi.

Bir milleti bütünüyle ortadan kaldırıp yerine ucube ve vahşi bir ‘topluluk’ ikame etme projesinin bizzat kendisi hatta...

Meselenin ehemmiyetini müdrik düşünen kafaların tamamı, bu hususa özellikle dikkat çektiler.

Mesela Bediüzzaman, mesela Süleyman Hilmi Tunahan efendi (şu sıralar ona bağlı olduğunu iddia edenlerin bir kısmı bunların tetikçisi maatteessüf),  mesela Necip Fazıl...

Hepsinin nezdinde bu parti 'Deccalizmin karargâhı" hükmündeydi.

Bir gün, Kader-i İlahi ve bu ifsat projesinin tatbikine müdahale etti ve akış değişti.

O günden beri bu parti, milletten mütemadiyen tokat yiyip duruyor.

Her 10 yılda bir tekrar eskiye dönüş için bir takım operasyonlar yapılsa da sonuç değişmedi.

Sonra bir gün, Müslüman görünümlü bir ihanet şebekesi, bu yapıyla gizli bir ittifak gerçekleştirerek, parmaklarında oynatacakları birini, yine şen'i bir operasyonla başa getirdi…

Kılıçdaroğlu...

Bu şahıs, kelimenin tam manasıyla bir proje...

Partisini üreten irade tarafından var edilen FETÖ’nün, üzerine titrediği bir proje…

Üstelik her açıdan kullanışlı…

Zekâ derinliği olmayan, söyleneni yapmakta hayli mahir, ortaokul düzeyini aşmayan bir müktesebat (!) sahibi, hakaret dağarcığı bir hayli zengin ve hepsinden önemlisi adanmış...

Eminim, meclis kürsüsünde işlediği anayasal suçu siz de unutmamışsınızdır.

İllegal yollarla ve montaj yöntemiyle husule getirilmiş tapeleri meclis kürsüsünden suç olduğunu bile bile (yoksa suç olduğunu bilmeyecek kadar konu dışı mı?), okumak ve dinletmek, gözü kara olmanın ötesinde bir adanmışlığı gerektirir elbette.

CHP, bidayette İslâm neyi vaz ediyorsa onun tam karşısında durarak vazifesini ifa ediyordu.

Mevcut CHP ve onun Genel Başkanı da Türkiye'nin (ve dolayısıyla İslam âleminin), selametine çıkacak her yolun tam karşısında...

Bunun için en süfli yöntemlere başvurmaktan içtinap etmediğine hep birlikte tanıklık ediyoruz.

Küfürse küfür, hakaretse hakaret, montajsa montaj, ne gerekiyorsa o.

Bunların kifayet etmediği yerde de maksada uygun olarak, gerektiğinde SP, Deva, GP ve benzeri yapılarla yıkım anlayışında birlikte hareket şartıyla ittifak etmek, bu uğurda her zorluğa katlanmak ve kendini inkâr ediyormuş gibi yapmak…

Netice itibariyle, Kılıçdaroğlu'nun, Cumhurbaşkanına yönelik yüz kızartıcı ifadelerle saldırması, sözgelimi eline tutuşturulan uyduruk metinde akıllara ziyan “kaçacak” ifadesini kullanabilmesi, kendisinin ve partisinin proje oldukları gerçeğiyle birlikte ele alınmalıdır.

Meseleye bu açıdan bakıldığında, olup biteni daha net görme şansına ulaşırız.

Bu nedenle dikkatleri, zarfa değil mazrufa yoğunlaştırmalı...

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.