SON DAKİKA
Hava Durumu

MEVLİT HUSUSUNDA “İŞ, BİLDİĞİMİZ GİBİ” Mİ?

Yazının Giriş Tarihi: 17.10.2021 07:57
Yazının Güncellenme Tarihi: 17.10.2021 07:57

“Hayır! Rabbine andolsun ki iş bildikleri gibi değil, onlar aralarında çıkan çekişmeli işlerde seni hakem yapıp sonra da senin verdiğin hükme karşı içlerinde hiçbir sıkıntı duymaksızın, tam bir teslimiyetle boyun eğmedikçe iman etmiş olamazlar.” (Nisa Suresi, 65)

“De ki, siz gerçekten Allah'ı seviyorsanız bana uyun ki, Allah da sizi sevsin ve suçlarınızı bağışlasın.” (Al-i İmran Suresi, 31)

Bu gece malumunuz olduğu üzere 12 Rebiülevvel gecesi yani Efendimizin dünyayı teşrif buyuruşunun sene-i devriyesi diğer bir deyişle Mevlid kandili…

Bu yazımızda daha önce de defaatle dile getirdiğimiz ve fakat ehemmiyetine binaen bu kutlu gece vesilesiyle bir kez daha dillendirmemizde hiçbir sakınca bulunmayan bir hususa değineceğiz.

Efendim, sizler de gayet iyi bilirsiniz ki,  bidat ve hurafe konusunda hassasiyeti aşıp paranoya noktasına dayanan kesimin geliştirdiği en önemli argümanlardan birisi, hiç şüphesiz ki, Peygamberin de bizim gibi bir ‘insan’ olduğuna vurgu yapan ısrarlı ifadeleridir.

Şu bir gerçek ki, bu hususa dikkat çekerken, Fussilet Suresinin 6. ayetinde işaret olunan ‘ De ki, ben de sizin gibi bir beşerim’ mübarek beyanını, bizim gibi sıradan insanlar olarak telakki etmeye amade olduklarından, ‘beşer’ nitelemesiyle neyin kastedildiğini ıskalamaktadırlar.

Dikkat buyurunuz, ifade ‘Ben de sizin gibi bir insanım’ şeklinde değildir.

Ayette geçen bu ifadeyi, bahusus ‘insan’ kelimesi kullanarak tercüme edenlerin maksadı, çıkamadıkları o yüce makamdaki zatı, kendi mesabelerine çekme gayretkeşliğinden başka bir şey değildir.

Oysaki ‘beşer’ nitelemesi, insanın tabii yönlerini ifade eder.

Yani, uyuyan, evlenen, yiyen içen,  hacet gideren ve daha bunun gibi birçok tabii fiilleri işleyen tarafını tanımlar.

Özetle, “beşer” tam olarak “insan” kavramını karşılamaz, insanın sadece “bir yönünü” ifade eder.

Elbette ki, Peygamber (s.a.v.) insan olmaklığı hasebiyle bu tür beşeri yönlere sahiptir ama Efendimizin (s.a.v.) beşeri yönlerini bulunması onun şahsiyeti için bir nakise olmadığı gibi bu olgu, O’nu asla bizim gibi insan yapmaz!..

Neden mi?

Çünkü Allah tarafından hüküm koymaya ehliyetli kılınan, vahye direkt muhatap olan, Zat-ı Akdesin (C.C.) hususi korumasında ve ‘Âlemlere rahmet’ olma vasfı taşıyan mübarek bir şahsiyetin, beşeri münasebetleri nedeniyle bizim gibi sıradanlığa indirgenmesi çabası, evrensel bir aldanışın ve hüsranın ta kendisidir de ondan!

Bu yaklaşımların, yukarıda mealleri verilen ayetlerden de anlaşılacağı üzere, Allah’ın bize Kur’an’da tanıttığı İslâm’la uzaktan yakından bir alakası olamaz!

Peygamberin hakemliğine tam bir teslimiyetle rıza gösterip, O’nun koyduğu hükme, kalbi hiçbir şekilde sıkıntı çekmeksizin onay vermeyen, O’nun va’z ettiği ahkâmı öpüp başına koymayan, ‘anam babam sana feda olsun ya Resulullah!’ demeyi başaramayan ve O’nu, Allah’ın yetkilendirmesiyle hüküm koyma makamında kabul etmeyenler şunu bilsinler ki, Allah’ı sevme iddiasında ikiyüzlü yalancılardan başkaları değillerdir!

Evet, ‘iş bildikleri gibi değildir’ kesinlikle! 

Efendimizi (s.a.v.) sıradanlaştırma çabası içerisinde olanların konumunu bir Hadis-i Şerifle özetleyelim isterseniz:

“Ben sizin kemerlerinize yapışıyor, sizi ateşten geri çekiyorum. Oysa sizler, çekirgenin düşüşü gibi ateşe üşüşüyorsunuz.” (Buhari, Müslim)

Ve nihayet bir ayet-i kerime ile başladığımız sözümüze yine Efendimize (s.a.v) işaret eden başka bir ayet-i kerime ile nokta koyalım.

“Onlar ki, o ümmî peygambere uyarlar, yanlarındaki Tevrat ve İncil'de yazılmış bulacakları o peygambere uyup, onun izinden giderler ki, o, onlara iyiyi emreder ve onları kötülüklerden alıkoyar, temiz ve hoş şeyleri kendilerine helâl kılar, murdar ve kötü şeyleri de üzerlerine haram kılar, sırtlarından ağır yükleri indirir, üzerlerindeki bağları ve zincirleri kırar atar, işte o vakit ona iman eden, ona kuvvetle saygı gösteren, ona yardımcı olan ve onun peygamberliği ile birlikte indirilen nuru izleyen kimseler var ya, işte asıl murada eren kurtulmuşlar onlardır.” (A’raf suresi 157)

Allah, bizleri Efendimizin (s.a.v.) şefaatinden mahrum bırakmasın.

Kandiliniz mübarek olsun…

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Haberin Doğrusu En Güncel Haber

 

Haberin Doğrusu, Bursa haber, Bursa son dakika, Doğru haber, Son dakika, Bursa iş dünyası, Bursaspor, Bursa hava durumu, Bursa nöbetçi eczaneler, Bursa ekonomi haberi, Bursa kapalıçarşı, Bursa trafik durumu

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.