TANJU ÖZCAN CANLISININ YEDİĞİ HERZEYE DAİR

Bolu’nun CHP’li belediye başkanı Tanju Özcan, serdettiği onlarca rezalete bir yenisini daha ekleyip rezillikte sınır tanımayacağını gösterdi.

Bu herif-i na şerif ırkçı ve ayrımcı tutumlarıyla tanınmıştı malumunuz.

Seçilir seçilmez mültecileri Bolu’dan kovacağını deklere etmişti.

Bunun geçici bir söylem olduğunu düşünenler fena halde yanıldı.

Herif, mültecilere hayatı zindan etmek için elinden gelen her şeyi yaptı/yapıyor.

Bu hususa dair yaptığı son icraat, suyu mültecilere 10 kat daha fazla paraya satma kararı oldu. Belediye meclisi de bu faşist zihniyetli başkan gibi düşünüyor olsa gerek ki, bu insanlık dışı adaletsiz kararı onayladı.

Mezkûr zulüm, anılan şahsın yediği ilk herze değil kuşkusuz.

Bu yazıyı da işlediği son insanlık suçuna temas etmek maksadıyla kaleme alıyorum.

Hadise, bahse konu kişinin sosyal medya kanallarından birinde yayınlanan bir programa konuk olmasıyla başlıyor.

Programın sahibi; “siyasette yaşadığı komik bir anısını” anlatmasını isteyince olan oluyor.

İşbu özne sanki çok komikmiş gibi bir hatırasını anlatıyor ama anlattığı şey tam bir insaniyet yoksunluğundan başka bir şey değil.

Aslında naklederken bile kusacak gibi oluyorum ama kayıtlara geçmesi açısından aktarmak durumundayım.

Şöyle diyor, insaniyet mahrumu şahıs.

"Bir açılış yapıyoruz, Bolu’da acelem de var. Bir tesettürlü bayan geldi. ‘Tanju Bey bir konu var konuşabilir miyiz’ dedi. Ben de ‘Hemen Ankara’ya dönmem lazım. Özel değilse burada konuşabilir misiniz?’ dedim. ‘Sıkıntı yok’ dedi. ‘Benim bebeğim yok. Bana yardımcı olur musunuz?’ dedi. ‘Hanımefendi ben size nasıl yardımcı olabilirim’ dedim. Meğer kadın tüp bebek tedavisi olmak istiyormuş. Tabi öyle konuya böyle girince çevredekiler gülüyor. Benim böyle çok fazla anım var.”

Sizin de midenizin bulandığına adım gibi eminim.

Böyle iğrenç ve rezil bir cevap, insanlıktan azıcık da olsa nasip almış birinin söyleyebileceği sözler değil.

En başta, bir kadına, bir hanımefendiye yönelik ahlaksızca ve rezilce bir yaklaşım söz konusu bu anlatıda…

Kadına nasıl baktığını ve onun için bir kadının ne anlam ifade ettiğini rahatlıkla görebiliyorsunuz bu aşağılık sözlerde…

Sonrasında daha iğrenç bir şey var.

Bahsini ettiği kadının “tesettürlü” olduğuna yaptığı vurgu…

Ben, “tesettürlü” bir kadının uğradığı aşağılık bir taciz, veçhesinden bakmıyorum hadiseye…

Örnek verilen kadın tesettürlü olsa da olmasa da sonuç aynıdır, yani alçakça bir ihsas ettirme vardır bu ifade de ve sadece kadınlar değil, insanlık onuru taşıyan kim varsa bu iğrenç yaklaşımı lanetlemelidir.

Peki, sizce bu herif-i na şerif neden bahsini ettiği kadının tesettürlü olduğuna vurgu yaptı?

İşte zurnanın zırt dediği yer burasıdır…

İnsaniyetten nasip almamış bu özne özellikle seçerek “tesettürlü” olduğunu söylüyor muhatabının.

Neden?

Çünkü bu anekdotu naklettikten sonra olabilecekleri öngörmüştür de ondan…

Nasıl mı?

Şöyle…

Tanju Özcan isimli insaniyetten nasip almamış özne bahsini ettiği kadına herhangi bir sıfat yüklemese, kendi partisinin arka bahçesi konumundaki sözde “kadın dernekleri” bile yerden yere vuracaklardı.

Hele de kadını tanımlarken “modern, çağdaş, Atatürkçü, solcu” vesaire gibi sıfatlarla ansaydı, tabir caiz ise, gök kubbeyi başına geçirirlerdi, tüm toplum kesimleri…

Tanju Özcan canlısı, “tesettürlü” diyerek oluşması muhtemel tepkilerin önüne geçmiştir ve bir anlamda ön almıştır.

Nitekim bu iğrenç hadise herkesçe bilindikten sonra sadece bir kesim tepki gösterip lanetleme durumunda kaldı.

Sözde kadın dernekleri, partidaşları, fondaş medya ve İslâmî değerlere amansızca düşman güruh, bu ahlaksızlığı görmezden gelmeyi tercih etti.

Böylelikle de Tanju Özcan canlısı hem ucuz yırttı hem de gerçek kişiliğini rahatlıkla gösterme imkânı bulabildi.

Evet, asıl iğrençlik ve tehlike tam da bu noktada odaklanmış durumdadır.

Bu herif-i na şerifin partisinden olanların ve tesettürlü gördüğünde şeytan çarpmışa dönen güruha mensup insaniyet mahrumlarının sessizliği hatta içten içe memnuniyetleri, meselenin asıl vahim noktasıdır.

Ne yazık ki, böyle bir gerçekle karşı karşıyayız.

Aksi söz konusu olsaydı eğer, karşı cepheden çok yüksek bir itiraz ve lanetleme duymamız gerekirdi...

Duymadık ama…

Her neyse işte, karşımızda insaniyetten nasip almamış böylesine zalim bir güruh var ve onlar, kendilerinden olan dünyanın en aşağılık şahsı da olsa sindirmeye, sahiplenmeye ve hatta savunmaya yemin etmiş gibiler…

Tanju Özcan canlısı şahsında toplumsal bir ruh portresini analiz ettik aslında.

Onlar için artık hiçbir ‘etik’ ve ‘insanî’ değerin hiçbir anlamı yoktur!

Varsa yoksa "Tayyip gitsin ko kıyamet kopsun" zavallılığı...

Durum ne yazık ki, budur ve bunun değişmesi imkânsız gibi bir şeydir…

Haberin Doğrusu En Güncel Haber

Haberin Doğrusu, Bursa haber, Bursa son dakika, Doğru haber, Son dakika, Bursa iş dünyası, Bursaspor, Bursa hava durumu, Bursa nöbetçi eczaneler, Bursa ekonomi haberi, Bursa kapalıçarşı, Bursa trafik durumu