SON DAKİKA
Hava Durumu

YANGIN MI DAHA BÜYÜK BİR FELAKETTİR YOKSA MUHALEFET Mİ?

Yazının Giriş Tarihi: 02.08.2021 09:15
Yazının Güncellenme Tarihi: 02.08.2021 09:15

Türkiye, tabir caiz ise bir baştan bir başa yanıyor.

Ateş, sadece ormanlarımızı değil ciğerlerimizi kavuruyor adeta…

Esasen bütün dünya yanıyor ya, o başka bahis.

 

Türkiye’deki yangınların birçok sebebi var kuşkusuz.

Bunlardan birisi, PKK terör örgütü liderlerinden birisini işaret ettiği “yangın çıkarma” teröristleri…

Kendilerine “ateşin çocukları” deniyor.

Bu yangınların sebebi onlar mı, henüz kesinleşmiş değil elbette ama onlar olabileceğine dair güçlü karineler var.

Sosyal medyada bu terör örgütünü temsil eden kimi hesaplar, yangınların sorumluluğunu üstlendi.

Her neyse, nasıl olsa bu felaket sonrasında yapılacak incelemelerde mesele kesin olarak anlaşılacaktır elbet.

 

Anlaşılamayan başka bir husus var lakin…

Muhalefetin tavrı…

İnanılır gibi değil ama Türkiye düşmanları bile onlardan daha insaflı.

Başından beri yangını, kıyıcı muhalefetlerinin bir enstrümanı gibi kullanıyorlar.

Sanırsınız ki düşman güçleri karşı saldırıya geçmiş.

İşin daha da tuhafı, yangınları PKK’nın çıkardığına dair iddiaları yok sayarak hatta reddederek bir anlamda insanlığa hatta hayvanlara ve tabiata acımasızca düşman bu aşağılık terör örgütüne sahip çıktılar.

O derece…

 

FETÖ ve PKK gibi alenen Türkiye düşmanı olan işbirlikçi ihanet şebekelerinin kıyıcı ve yıpratıcı bir söyleme sarılmalarını görece olarak anlamak mümkündür ama yasal görünümlü “muhaliflerin” bu tavrını, tarih boyunca dünya ölçeğinde rastlanılmamış bir ihanetin örneği olarak nitelememiz mümkün.

 

Neden “ihanet” gibi çok sarsıcı bir ifade kullandığımı merak edenlere şunları söylemek isterim.

Deprem, çığ, sel ve yangın gibi tabii afetlerde dünyanın neresinde olursa olsun insanlar bir araya gelir ve bu afetin etkilerini birlik ve beraberlik ile çözmeye çalışırlar.

Bu, aklın, mantığın ve bilimin gereği olduğu kadar insaniyet gibi mücerret kavramların da gereğidir.

Yani böylesi bir durumda birlik ve beraberlik söylemlerinin ve yaklaşımlarının terennümünde şaşılacak bir şey yoktur.

 

Gelin görün ki, verilmesi gereken bu gayet normal tepkiler, ülkemizde ne yazık ki, ekstrem bir davranış gibi lanse edildi muhalifler tarafından ve kıyıcı bir muhalefet dili kullanıldı.

 

Hatırlayın, bütün dünyanın çaresizlik içerisinde kıvrandığı malum salgın illetiyle mücadele söz konusu olduğunda da benzer bir durumla karşılaşmıştık.

Çok başarılı bir kriz yönetimine rağmen sanki kıyamet yaşanıyormuşçasına vaveyla koparanları hep birlikte görmedik mi?

 

İşte bütün bunlar neticesinde aklımıza “ihanetten” başka bir kavram gelmiyor ne yazık ki.

Şimdiye kadar başta Amerika olmak üzere çok güçlü sandığımız Avrupa ülkeleri bu salgın karşısında çaresizlik içerisinde tel tel dökülürken, adı geçen ülkelerin hiçbirinde bizdekine benzer bir cinnet hali yaşanmadı ve önlem almakta geciken ülke yönetimleri bile bu denli eleştirilmedi...

 

Bu dehşetengiz psikolojinin tek bir izahı var!

 

“Mevcut yönetim gitsin ko kıyamet kopsun!”

 

Evet, ne yazık ki, anlayış tastamam budur ve bu mel’un bir yaklaşımdır!

Konuyu izah sadedinde örnek vermeye gerek bile görmüyorum zira yaşanan her şey bahsi edilen bu menfur hadiseye örnek teşkil edecek nitelikte bir ihanet içermektedir.

 

Doğrusunu söylemek icap ederse, sözün bittiği yerdeyiz.

Allah korusun, yarın harici bir düşmanla karşılaşırsak bunlar, doğrudan doğruya karşı safa geçecek ve onlarla birlikte Türkiye’ye ateş edecek tıynetteki insanlar…

Aksi olsaydı eğer, ciğerlerimizin yandığı bu üfuneti günlerde, en azından ‘dostlar alışverişte görsün’ kabilinden azıcık da olsa insaniyete dair bazı erdemler sergilerlerdi.

 

Yazıya serlevha ettiğim soruya cevap veriyorum.

Muhalefet, yangından daha büyük bir felakettir!

Öyle ki, bunlar gâvurdan da beter!..

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.