“Ben” yerine “biz” demeliyiz!

“Ben” yerine “biz” demeliyiz!

Öncelikle Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ve ekibini kutlamak gerek.
Tüm dünyayı iflas ettiren bu virüs sürecini çok iyi yönetti.
Zamanında önlem alındı, ek önlemlerde gecikme yaşanmadı.
Tavsiyeleri yerinde, bilgilendirmede de sıkıntı yok.
Muhalefet kanadı bile Koca’nın performansından çok memnun.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ekibi de Bakan Koca’nın arkasında.
Vaka sayısı en son 47 olarak açıklandı.
Elbette artacaktır bu sayı.
Herkesin ortak temennisi bu süreci kayıpsız kapamak.
Ancak bu konuda devletin aldığı önlemlere katkı sunmak da vatandaşın en asli görevi.
Gerekmedikçe sokağa çıkmayacağız.
Hastalık riski olanlarla görüşmeyi keseceğiz.
Varsa bir rahatsızlığımız hemen sağlık ekiplerine bildireceğiz.
Yurtdışından gelen vatandaşlar “14 gün” kuralına mutlaka uymalı.
Ama maalesef zaman zaman bunun tersi yönünde haberlerle karşılaşıyoruz.
Umre dönüşü alındıkları karantinadan kaçarak Erzurum’a gitmeye çalışan 28 vatandaş Çorum’da yakalandı.
Kaçmak ne demek?
Umreye ibadet için gitmediniz mi?
Başkasının sağlığını hiçe saymak, tehlikeye atmak dinimizce de suç değil mi?
Bir uyarı da stokçulara…
Öncelikle şu iyi bilinmeli ki Türkiye’nin özellikle gıda ile ilgili bir sorunu yok.
O nedenle stok yapmak da yersiz.
Stok, fiyatların gereksiz artmasına neden oluyor.
Büyük firmalar da “nasıl olsa fiyatı artıyor” diyerek ellerindeki malı piyasaya sürmüyor.
Almasak, stoklamasak fiyatı artmayacak.
Kolonya örneğinde olduğu gibi…
Gereksiz stok nedeniyle kolonyanın fiyatı 3 kat arttı.
Filmde olduğu gibi kolonya, kendi cumhuriyetini ilan etti neredeyse…
Panik, hata yaptırır.
Elbette ciddi bir tehlike ile karşı karşıyayız.
Bu süreçte de “ben” yerine “biz” demeliyiz.
Ancak bu şekilde bu tehlikeyi bertaraf edebiliriz.