SON DAKİKA
Hava Durumu

Benim Tarafım Belli

Yazının Giriş Tarihi: 09.11.2022 10:10
Yazının Güncellenme Tarihi: 09.11.2022 10:10

Siyasi yelpazenin sağ kanadında yer aldığımı açık yüreklilikle söyleyebilirim.

Ve hatta zaman zaman bu anlamda "sağ açık" olduğum bile söylenebilir.

Ama gazeteci olarak herhangi bir siyasiye veya siyasi partiye (terör örgütüne terör örgütü diyemeyenler hariç elbet) önyargım yok.

Oy verip vermemek başka...

Partiler arası ayrım yapmak başka.

Ve aslında gazeteci olarak genellikle siyasi yelpazenin sağ kanadında yer alan partileri daha ağır eleştirmeyi yeğlerim.

Çünkü kendime yakın hissettiğim, oy verdiğim partiyi daha iyi olması için daha ağır eleştiririm.

Siyasete kişisel bakışımı yüzeysel olarak açıkladıktan sonra gelelim asıl konuya;

Seçime çok az bir süre kaldı.

Liderler...

Siyasi partiler...

İttifaklar...

Daha fazla endam gösterecekler alanlarda...

Vaatler havada uçuşacak...

Herkes "Beni seçin, en iyi benim" diyecek.

Sonucu kestirmek elbette mümkün değil.

Benim tek dileğim kazanılmış bazı hakların korunması...

Ve hatta hak ve özgürlükler anlamında yeni yasaların yürürlüğe girmesi.

Ve "Büyük Türkiye"nin temellerinin atılması.

Varsın gelirim çok artmasın...

Ama kazanılmış haklarımız elimizden gitmesin.

Leyla Umar'ın yıllar önce Küba lideri Fidel Castro ile yaptığı röportajı okumuştum.

Moda mot hatırlamasam da Leyla Umar'ın, "Çok güzel deniziniz var, sağlık sektöründe çok iyisiniz. Puronuz dünyanın her yerinden ilgi görüyor. Ama ABD ile çekişmeniz nedeniyle boykot görüyorsunuz. ABD ile iyi geçinseniz belki dünyanın en zengin ada ülkelerinden biri olursunuz" yorumuna Castro'nun, "Evet ama o zaman özgür olamayız. Belk fakiriz ama özgürüz de" yanıtı beni çok etkilemişti.

Türkiye, fakir bir ülke değil çok şükür.

Ekonomik anlamda son bir kaç yıldır zor bir süreç yaşıyor mu?

Evet yaşıyor!

Enflasyon tarihi rekorlar kırıyor mu?

Evet kırıyor!

Alım gücü azaldı mı?

Evet azalı ama...

Üstteki 3 madde dış etkenler nedeniyle (Tüm dünyayı etkileyen global ekonomik kriz ile Rusya-Urayna savaşı) oluyor ama...

Türkiye'nin;

SİHA ve İHA üretiminde dünyada ilk 3 ülke arasında yer aldığını...

Yerli ve milli uçak gemisi, denizaltı ve insansız deniz araçları yapmaya başlayan bir kaç ülkeden biri olduğunu...

Yerli ve milli otomobil yapan ve elektrikli model ile bu anlamda rakiplerinin bir adım önüne geçtiğini...

Göz ardı edemeyiz...

İnsansız savaş uçağı Kızıl Elma'nın önümüzdeki yılın başlarında...

Milli savaş uçağının da 2026 yılında ilk uçuşunu gerçekleştireceğini...

Unutmamak lazım.

Yerli ve milli helikopter zaten çoktandır göklerde.

Füzeler...

Zırhlı araçlar...

Lazer silahları...

Savunma sistemleri...

Ve diğerleri.

Tüm bunlar ve yeni eklenecekler...

Vedat Yücebaş'ın cebine girecek veya çıkacak 3-5 liradan çok ama çok daha önemli.

Bin şükür Castro'nun ülkesi gibi fakir değiliz.

Bin şükür Türkiye savunma sanayiinde dışa bağımlı ülke olmaktan çıktı, ihtiyacı olan sihaların neredeyse yüzde 80'ini kendisi üretiyor.

Bin şükür en zorlu coğrafyada yer almasına, açık ve gizli ambargo uygulamalarına, sınır komşularının şımarıklıklarına rağmen hala dimdik ayakta.

Ve bin şükür Türkiye, bir yandan gücünü korumaya çalışırken, Ukrayna-Rusya arasında diplomasi mekiği dokuyup tahıl koridoru anlaşmasının askıya alınmasını önleyip, belki de dünya genelinde yaşanabilecek bir kıtlığı da önlüyor.

Tüm bu yazdıklarımı okuyan biri, "Yahu senin oyunun rengi belli" diyebilir.

Evet benim tarafım belli; Türkiye.

Örtüyle başa...

Saçla sakalla...

Takkeyle tekkeyle...

Uğraşmak yerine "Büyük Türkiye" hedefi koyan her kesin, her oluşumun ve her siyasi partinin yanında yer alırım.

Ama siz tüm bunları "sadece bir lider, sadece bir siyasi parti yapabilir" diyorsanız;

O da sizin yorumunuz...
 

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.